"... okurken yükseldiğini, en tepeye, zirveye çıktığını hissetti... Nasıl huzurluydu! Günün tüm ıvır zıvırı bu mıknatısa yapışmış; zihni silinip süpürülmüş tertemiz olmuştu."
"Doğa insanın yaptıklarına ilavede mi bulunuyordu? İnsanın başlattığını tamamlıyor muydu? Doğa aynı kayıtsızlıkla insanın çaresizliğini, kötülüğünü, çektiği ızdırabı görüyordu."
"... dünyada mantık, düzen, adalet değil; ızdırap, ölüm ve yoksulluk vardı. Bu dünyanın kalkışamayacağı hiçbir kötülük yoktu, bunu biliyordu. Hiçbir mutluluk sürmüyordu; biliyordu."