İnsan yaşlandıkça küçülür derlerdi de inanmazdım eskiden, doğruymuş. Ama küçülmüş bedenlerimizle hiç bir eve sığamayacağımızı söylememişti kimse.
Sığamıyoruz da, sığınıyoruz ancak işte!
"Keşke olmasaydı, yaşanmasaydı! " dediğim ama hemen ardından bugünkü kimliğimin oluşmasındaki katkısı nedeniyle 'İyi ki yaşandı! ' diye düşündüğüm bir yığın olay...
Neyi seçersen seç, değişmiyor. Aynı anda tüm yaşamlara birden sahip olamıyorsun çünkü. Ve sahip olamadıklarının ya da yaşayamadıklarının sızısını taşıyorsun içinde bir yerlerde.
Sona yaklaşıldığı fark edilemeden mi ulaşılıyor sona? Gerçekten biteceği ne zaman, hangi aşamada hissediliyor? Sonun geldiği duygusunu insan ne zaman yakıştırıyor kendine?
Can Yayınları 2.Basım ~Yarım Kalmış Bir 'MR' ÖyküsüKitabı okudu