Dersim Dile Geldi Sözleri ve Alıntıları
Dersim Dile Geldi sözleri ve alıntılarını, Dersim Dile Geldi kitap alıntılarını, Dersim Dile Geldi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu belgesel romanda anlatılanlar hayal ürünü değildir.Elinizdeki kitap bu yönüyle tarihsel bir romandır.Yazar sizi çırılçıplak bir tarihsel gerçekliğin eşiğine götürüp bırakıyor.Bu eşikten içeri girip girmemek ise okuyucunun vicdanına kalıyor.
Su YayınlarıKitabı okudu
Yaşlı bir ağaç yabancı bir toprağa dikilemez.
Sayfa 204 - Su YayınlarıKitabı okudu
Yine her taraf kan! Yine ortalık şıvan! Yine göklere yükselen feryat ve figan!
Sayfa 105 - Su YayınlarıKitabı okudu
En güzel saray bir işe yarar mı içinde insan olmayınca!
Sayfa 6 - Su YayınlarıKitabı okudu
Dersim'in can damarları olan, Dersim'i güzelleştiren Munzur Dağı ile MunzurÇayı iki kardeşti.Milyonlarca yıl hep beraber ağlamış, hep beraber gülmüştü.Çok değişik halklara kucak açmışlardı.Kendilerine sığınanları hep korumuşlardı.Milyonlarca yıllık uzun ömürlerinde, hiç kimseye kalleşlik yapmamışlardı.Şahitleri Düzgün Babaydı,Kırklardı.Şahitleri bu dağlardaki tüm evliyalardı, ermişlerdi.Şahitleri toprak anaydı, yer ve göktü.
Tarih boyunca kendine sığınanları, ormanların derinliklerinde ve sarp kayalarında saklayan kutsal Munzur Dağı Dersim son asırda bir mezarlığa dönmüştü.Munzur dağında bir insan sesi duyulmuyordu...
Dersim'deki bu ölüm sessizliğine karşı; Munzur Çayıkardeşine dert yanmaya sitem etmeye başladı:
Sayfa 5 - Su YayınlarıKitabı okudu
Orta Asya için kalbi yanan ırkıyla,
Kurtuluşu çölde arayan yobazıyla,
Ve de Allah! Allah! nidalarıyla,
süngü ucunda kan,
bebe çığlığında
gül kıyımı can,
uygarlıktı adı Dersime sunulan...
Bu derin yara,
Bu çığlık!
Sayfa 375 - Su YayınlarıKitabı okudu
Tüm dost ve akrabalar, tüm arkadaşlar yani insanı hayata bağlayan tüm değerler yok edilirse yaşamın bir anlamı kalır mı?
Sayfa 28Kitabı yarım bıraktı
Irkçılık , tekellerin dünyayı işgal etme hırsına dayanan ve bilimsel temeli olmayan bir aptallıktır, bir safsatadır. insanlığın baş belasıdır.
Hiroşima çocukları anılır.
Yahudiler neler çekti bilinir.
Halepçe'nin katiline lanet okunur.
Vietnamlı çocuklara şiir yazılır...
Hem çok insani, hem de onurlu!
Ya Dersim'in bebeleri!
Onların körpe canı,
Topraga akan kanı,
Niçin unutulur?
Orta Asya için kalbi yanan ırkçıyla,
Kurtuluşu çölde arayan yobazıyla,
Ve de Allah ! Allah! nidalarıyla,
Süngü ucunda kan,
Bebe çıglıgında
Gül kıyımı can,
Uygarlıktı adı, Dersim'e sunulan...
Bu derin yara,
Bu çıglik!
Bılémı, demenan köylerinin yakıldığı günlerde demanlı bir lider, "Dağların Anahtarını kaybettik" demiş.
Aslında, "Her keramet insandadır."İyilik de,kötülük de insanoğlundadır. Sen hiç düşündün mü,neden her dilde Tanrı'nın adı başka başkadır? Çünkü onun ismini insanlar kendi lisanına göre takmıştır. Sen hiç düşündün mü eğer yeryüzünde insan diye bir yaratık olmasaydı Tanrı'ya kim isim verebilirdi ve kim tapardı?
Köpek köpeğin etini yemez.
Maymun maymunu öldürmez.
Bu insanoğlu niçin kendi soyunu öldürür?
Niçin en güçlü silahlarla on binlerce insanı kısa bir anda yok eder?
Ey hayat iksiri Munzur!Ey benim gözyaşım
Sen tüm acıların anlatıldıgını,
Yazıldıgını sanıyorsun.Ama yanılıyorsun.
38 Dersim'nin şahitleri.
Ancak acıların bir kısmını anlatabilirler..
Acıların hepsi yazılamadı.
Çünkü bu anlatılanlar
Sadece savaştan sağ kurtulan çocukların duygularıydı.
Öldürülen binlerce çocugun
On binlerce insanın duygularını anlatmak mümkün degildi. Kaç bin insan kurşunlarla topluca yok edildi?
Üzerlerine kurşun yagarken o binlerce insanın duguları neydi? Ölürken o beyinler neler düşündü?
Kaç bin çocuk,savaş alanındaki ormanda kayboldu veya korkular içinde vahşi hayvanlara yem oldu?
Savaş alanlarında kaybolan kaç bebe kızgın güneş altında aglaya aglaya kurudu?
Bunları ögrenmek mümkün mü?
Yüreğinde kötülük taşımayan bebekler oyuncaklara bakar gibi silahlara, süngülere gülerek bakmışlar. Gülüşler süngülerin ucunda donakalmış .