Türkiye'de din alanında bir bilgi boşluğu mevcuttur. Dolayısıyla ülkemizde, "Gelenek, dinle özdeş olarak algılanmış, problemleri çözmek için var olan din, bizatihi problem olmaya başlamıştır."
Farklı mezheplere mensup insanlar, mezhep hareketlerinin aslında dinin farklı şekilde yorumlanmasıyla bu hareketlerin doğduğunu bilirlerse birbirlerine daha hoşgörü ile bakacaklardır.
Din öğretiminde yaklaşım "öğrencinin bilincinin gelişmesini sağlayacak koşulları oluşturmak ve öğrenciye hayatın problemlerini çözebilmesinde yardımcı olacak yolları göstermek" olabilir.
Din öğretimi sonucunda "kendi başına düşünme kabiliyeti, eleştirel zihniyet, seçme kabiliyeti, hayatın anlamını keşfetme ve inancını aklıyla bütünleştirme" becerilerinin geliştirilmesi hedeflenmelidir.