Bir Ceyhun Kaan Karakaş önerisi idi. Bir günde kitabı tükettiğim doğru ancak hazmetmem sanırım birkaç günümü alacak. Psikoloji ağırlıklı ve sosyoloji dokunuşları olan bir kitap nasıl bu kadar akıcı olur anlam veremedim. Her neyse içeriğe dönelim...
Küçük adamlara ve küçük kadınlara bir hitap bir manifesto bir isyan bayrağı bu kitap. Çalışmaktan, uyandırmaya çalışmaktan yorulan aydın insan artık fark edilmek istiyor. Önüne küçük adam tarafından taş konulmasın, adice vurulmasın istiyor. Proletarya ve Burjuvazinin içinde olan küçük adamlar uyuyor numarası yaparak ailenin, mahallenin, ülkenin, ve hatta dünyanın yaşadığı büyük buhranın en temel sebebi. Bir gerçek vardır ki uyuyan insan uyandırılabilir. Ancak uyuyor numarası yapan insan için bir çare yoktur. Anlamadığı şeylere inanır, anladığı şeyi hâkir görür. Çünkü küçük adamdır o, ne anlar ki gündemden, siyasetten, etikten ve dönen dolaplardan. Bütün bir ömrünü emir alarak, onun ya da bunun arkasında şakşakçılık yaparak, mutluluğu var etmek yerine tüketerek, vermeden yalnızca alarak hayatını idame ettirir. Bu özelliklere bakılırsa küçük adamın insan sıfatı taşıdığından bile emin olunamaz. Halbuki küçük adam yalnızca işini yapsa yani marangozsa en iyi marangoz olmak için, doktorsa en iyi doktor olmak için çaba sarf etse, çocuklarını yetiştirse ve mahalle dedikodularından, malayani işlerden uzak dursa erdemli bir hayat sürebilir. Bu kitap ruhsal vebaya yakalanmış, büyük adamların kuklası olan küçük adam için bakmayı görürse bir tedavi bile olabilir.