Böylece sanat eseri olmadan sanatkar olunabileceği gibi, din olmadan da soru olunabilmektedir. Diğer bir ifadeyle sofuluğa hazır oluş, somutlașmak için bir nesne bulamayıp potansiyel halde kalabilir.
Simmel'e göre "dini doğuran dindarlıktır.",aksi değil. Simmel, bu biçimi, sahip olabileceği içeriklere bağımsız bir şekilde kavramak ister. Böyle onun bakış açısı başından beri dinsel, genellikle o şekilde tespit edilen şeyin ötesinde değerlendirir.
Din, kutsal, yani ayrılmış, yasaklanmış şeylere dayanan inançlar ve pratiklerden oluşan bir sistemdir. Bu inanç ve pratikler, intisap edenleri Kilise diye adlandırılan moral bir toplulukla birleștirir.