Dinsel Şiddet

Ferhan Ercan

Dinsel Şiddet Sözleri ve Alıntıları

Dinsel Şiddet sözleri ve alıntılarını, Dinsel Şiddet kitap alıntılarını, Dinsel Şiddet en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şiddet ve silahlı mücadele bir çözüm aracı olarak görülmektedir. Şiddet, istenir ve tasarlanmış politikaları geniş kitlelere zorla kabul ettirmede araç olarak kullanılır. Bir grup varlığını topluma farklı biçim ve araçlarla duyurabilir. Şiddet bu araçların en etkili olanlarından biri.
Çare Atatürk, çare laiklik
Terörün amaçlarından biri de kitlelere korku salmaktır. Çünkü terör zayıfın güçlülere karşı kullanmak zorunda kaldığı en güçlü bir silahtır. Birey bu amaçla yaşamını ortaya koymaktadır. Bu gibi eylemler sonucunda korku kitleleri teslim alır. Korku bulaşıcıdır. Kişiden kişiye, evden eve, sokaktan sokağa, mahalleden mahalleye, kentten kente ve bir ülkeye egemen olabilir. Bu salgın hastalıktan nasıl kurtulabiliriz? Ve ya dinsel terör nasıl önlenir? Bu sorunun en kısa yanıtı, çağdaş, laik ve demokratik bir toplum yapısını tüm kurum ve kurallarıyla kurmakla diye yanıtlanabilir.
Reklam
23 Ocak 1495'de Molla Lütfi Sultan Ahmet Meydanında kafası kılıçla kesilerek öldürüldü. Suçu; keskin zekâsıyla gördüğü her yanlışı kıyasıya eleştirmesidir. Özellikle de kitaplardaki yanlışları tüm kanıtlarıyla ortaya koyar. Bu nedenle bilgin veya alim diye geçinenleri zor durumda bırakır. Zaten onun kuyusunu kazanlar da o tür insanlar olmuştur.
Bruno Giordano
Din ve bilim çatışmasında en çok anımsanan isimlerden biri de Bruno Giordano'dur. (1548-1600) yılları arasında yaşamış, din ve bilim çatışmasında en acımasız biçimde yokedilen bir bilim adamıdır. İtalyan filozof; astronom, matematikçi ve çağdaş bilim öncüsüdür. Bruno'ya göre din sadece cahil insanların eğitilip yönetilmeleri için bir araçtır.
Türkiye'de İBDA-C örgütünün tutuklu üyelerinden Abdullah Kiracı kendisiyle yapılan bir röportajda şunları söylüyor; "Devletin boşlukta bıraktığı, devletin zorladığı terör uyguladığı yerlerde, devlete karşı kısas uyguluyoruz. (...)" (Cumhuriyet 11.9.1995)
Doğa boşluk kabul etmez. Ancak, dolu gibi gözüken her alanda birtakım boşlukların olması yadsınamaz. Çünkü doğada sürekli olarak hep aynı kalabilen bir şey yoktur. Her şey sürekli olarak değişmektedir. Değişim pozitif olabileceği gibi, negatif de olabilir. Her pozitif gelişim mevcut alanın çok boyutlu olarak genişlemesi anlamına gelir. Bunun gibi, her negatif gelişim de yeni boşluklar doğurur. Doğan her boşluk mevcutların genişlemesene (pozitif anlamda) olanak sağlarken, yeni gelişmeler olabileceğinin de habercisidir.
Reklam
241 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.