Serinin ilk kitabını da işin içine katıp konu olarak değerlendirirsem çok iyi bir distopya olduğunu söylemeliyim.
Yaş ortalamasının artmasıyla heyecanını, renklerini ve aşkı kaybetmeye mahkum edilmiş bir dünya... Harekete geçemeyecek kadar yaşlı, yenilenemeyecek kadar geri kafalı bir toplum...
Ve yaşamayı sadece kendilerine hak görüp sonraki nesillere bir canavar, bir artık gözüyle bakan ihtiyarlar. Ölüm korkusunun acısının gençlerden çıkarıldığı bir distopya...
İkinci kitabın köprü konumunda olduğunu kanısına vardım. Çünkü birinci kitap kadar sürükleyici değildi. Bunun sebebinin de üçüncü kitapla seriyi vurucu bir şekilde kapatmak olduğunu düşünüyorum. Zaten bunu ikinci kitabın sonuna doğru olayların durağanlıktın kaosa sürüklenmesinden tahmin edilebilir.
Ama şunu anlık favorim kesinlikle birinci kitap...