Düşünsene, 19. yüzyıl Rusya'sındasın. Maslova adında bir kadın var, hayat ona pek nazik davranmamış. Yoksulluk, önyargı, her şey var. Tam da pes edecekken, bir adamla tanışıyor. Nehludov isminde, aristokratlardan biri. Maslova'nın masumiyetine inanıyor ve onu savunmaya karar veriyor.
Bu sadece bir aşk hikayesi değil, aynı zamanda insan olmanın ne demek olduğunu sorgulatan bir hikaye. Maslova ve Nehludov'un hikayeleri boyunca, vicdan, adalet, eşitsizlik gibi kavramlar da derinlemesine ele alınıyor.
Diriliş'i okurken, sadece kurgusal bir dünyaya dalmıyorsun. Aynı zamanda 19. yüzyıl Rusya'sının karanlık dehlizlerine de bir bakış atıyorsun. Kilise, aristokrasi, adalet sistemi... Her şey masaya yatırılıyor, sorgulanıyor.
Eğer sürükleyici bir hikaye, derin karakterler ve keskin eleştiriler arıyorsan, Diriliş tam sana göre. Okurken hem duygulanacaksın hem de düşüneceksin. Hatta belki de okuduktan sonra 19. yüzyıl Rusyası hakkında biraz araştırma yapmak isteyeceksin.
Diriliş kaçırılmayacak bir eser. Tolstoy'un ustalıkla kaleme aldığı bu roman, seni hem etkileyecek hem de sana çok şey katacak.
