Konu - Kuram - Yöntem

Dış Politika Analizi

Kolektif

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Liderleri tilki ve kirpi olarak sınıflandıran Isaiah Berlin (1953) bazı liderlerin tilki gibi şüpheci, pragmatik ve ne yapacağı önceden kestirilemez olduğunu, kirpi olarak adlandırdıklarınınsa karşılaştığı tüm sorunları tek bir boyutta değerlendiren ve seçtiği davayı savunmada çok tutarlı olduğu için önceden tahmin edilebilir kararlar aldığını vurgular. Örneğin, görevi sürecinde genel olarak dünyadaki çoğu çatışmanın arkasında SSCB ve yan daşlarının olduğunu düşünerek karar alan Ronald Reagan, kirpi olarak de ğerlendirilebilir. Kirpi liderler tutarlılığı çok önemser ve davasına ideolojik anlamda bağlıdır. Bu açıdan, yeni bilgiler ışığında dış politika vizyonlarını değiştirmeye yanaşmaz.
Liberaller, realistlerin önerdiği içe dönük, kendi kendine yetmeyi hedefleyen ve askerî harcaması yüksek "güvenlik devleti" modeli yerine, dışa açık ve ortak güvenlik anlayışına bağlı olan "ticaret devleti" (trading state) (Rosecrance 1996) modelini benimser. Ayrıca, askerî ve ekonomik zorlayıcı güç (hard power) yerine kültürel çekiciliğe ve ikna etmeye dayalı yumuşak güç (soft power) kullanmayı tercih eder (Nye 1990). Ancak liberallerin bir kısmı liberal ağları genişletmek ve demokrasiyi yaymak için gerekirse şiddete ve tek taraflı eylemlere başvurulabileceğini savunmaya başlamıştır (Doyle 2012). Hatta George W. Bush hükümetinin 2003 yılında Birleşmiş Milletler'i devre dışı bırakarak gerçekleştirdiği Irak işgalini realistlerin değil, çoğunlukla demokrasiyi aktif olarak dünyaya yayma söylemini benimseyen "ofansif liberallerin" (Miller 2010) ve onlardan esinlenen yeni muhafazakârlık (neoconservatism) ideolojisinin- desteklediği gözlemlenmektedir. Doyle'a göre (2012) ofansif liberaller "demokrasi için haçlı seferi" (crusade for democracy) ilan edecek kadar maceraperest ve saldırgan (liberal imprudence) dış politika yürüterek daha çok savaşa sebep olmaktadır.
Reklam
Rasyonel karar almayı engelleyen bir başka sorun da tutarlılık (consistency)" sorunudur. Liderler, seçmenlerine tutarlı görünmek adına yeni gelen bilgiler ışığında dış politika kararlarını değiştirmek istemez. Hatta artık hedefe ulaşma konusunda işlevsel olmayacağını ve çok masraflı olacağını anlamış bile olsa önceden aldığı kararı sürdürmekte ısrarcı olur. Beklenti teorisinin de vurguladığı gibi, daha önce uğrunda şehit verilen ya da masraf yapılan bir karardan dönmek kaybetmek olarak algılandığı için, rasyonel olmasa da o karar uygulanmaya ve kayıplar vermeye devam edilir. Lyndon Johnson'un tüm kayıplara rağmen ve kazanamayacağından emin olmasına rağmen Vietnam savaşından çekilmemesi bu şekilde açıklanabilir.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.