Divan
Irvin D. YalomLow Rated Divan Reviews
You can find Low Rated Divan quotes, low rated Divan book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Score
8.5Out of 10
Güzel bir roman değil
Divan, sanat zevki veremeyen; gerek dramatik yapısı gerekse karakter inşası anlamında hiçbir güzel özelliğe sahip olmayan bir metin.
Yazarın Nietzsche Ağladığında romanı, iyi bir eser ancak Divan için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
Yalom'un ünlü bir psikiyatrist olması, metinde ilgi çekici tespitlerin yer almasına olanak veriyor; ancak edebiyat adına elle tutulur bir şey bulmak olası değil.
Diğer yandan kitabı, "edebiyat aşkıyla" değil de, "psikiyatri deneyimleri" olarak okursak bir nebze zevk almak mümkün. Şahsen, kitaba, "psikiyatrik çözümlemeler derlemesi" olarak bakmaya çalıştım ve bu nebze metni okunur hale getirdi.
Anlamsız ağır cümlelerin olduğu, son derece içine girilmeyecek girilemeyecek bir kitap ben beğenmedim. Okumak için çok da sebebin gerekmediği bir kitap.
#okudumbitti #irvindyalom #divan #ayrıntıyayınları
Kitap bütünüyle hastayı ve doktoru aradaki iletişimi, çekimi kafa karışıklığını anlatmaya çalışmış. Çocukluktan itibaren yaşanılan insan dünyasının ileriki yaşlarda insanı nasıl etkilediği yaşamına nasıl yansıdığını güzel bir dille anlatmış.
Ben burada görüştüğü hastalardan çok kendi yorumumu eklemek istiyorum....
Çünkü Adem Güneş in de dediği gibi insanların psikolojik rahatsızlıklarını toplum, aile ve yaşadığı topraklar etkiler.
İnsana bakış bilimde genel olarak aynı olabilir ama tamamen farklı bir topluma dahil olan bu hastaları ben dışarıdan izler gibi hiç bir şey hissetmeden okudum.
Psikolojik rahatsızlıklar üzerinde ailenin ne kadar büyük etkisi olduğunu yaşadığı toplum baskısının ne kadar etkili olduğunu anlayabiliyorum yalnız şöyle bir düşüncem de var ki bazı şeyler genetiktir boşuna mı diyoruz mesela ya sen kime çektin ailede diye genlerde bu kadar etkili bence bu rahatsızlıklar ve zayıflık lar üzerinde.....
Psikolojik hastalıklar karşısında insanların tutumu bile toplumsal olan bir ülkede yaşıyoruz bu kitapta olduğu gibi bu tarz durumlar karşısında insanların yaptığı yanlışları bile mazur gören bir toplum değiliz biz ki bu kitaptakileri anca dışarıdan izleriz.....
Bu kitabı eleştirmeye veya yorumlamaya çok yetkili bir insan olduğumu düşünmüyorum çünkü okuduklarım bizden değildi..... Ayrıca bir doktorun hastasıyla bu kadar açık bir dille yakınlaşması ve cinselliği konu alması beni rahatsız etti.
Terapistimin ödünç vermesi sayesinde tanıştığım psikolojik roman oldu kendisi. Kitabın anlatımında sade ve anlaşılır bir üslup kullanıldığı için psikoloji terimlerine aşina olmayan benim gibi insanların bile rahatça okumasını sağlıyor. Ayrıca kitabın arka kapağında yazan kurgu unsurları tamamen ustalıkla işlenmiş ve sunulmuş okuyucu karşısına. Birçok karakterin bakış açısına yer verilmesi güzel ancak bakış açısına en çok yer verilen baş karakter Ernest'e hiç ısınamadım. Kitabın başından beridir fazlasıyla olgunlaşmamış ve kendini beğenmiş bir havası var. Egosunu her fırsatta ortaya çıkarıyor, cinsel dürtülerini gerektiğinde yeterince zapt edemiyor ve hastalarına nesnel bir biçimde ustalıkla yaklaşamıyor. Bunu gözetmeni Marshal'a eleştirileceğini bildiği bir konu hakkında yalan söylemesinden anlayabiliriz. Yapması gereken bir sunumu varken eski hastasına duyduğu cinsel çekime bile karşı koyamıyor ve sunumda zorlanıyor. Hastalarına yaklaşımı fazlasıyla aceleci, empatiden yoksun ve küstah. Keşke yazar baş karakterimizi olan doktoru daha olgun ve mantıklı davranan birisi olarak kurgulasaymış. O kadar tıp fakültesi okumuş, makaleler ve kitaplar yayınlamış, kendi özel bürosunu açmış bir doktorun insani dürtülerine bu kadar çabuk yenik düşmesi ve çocukça yalanlara başvurması çok yavan bir tat vermiş bu karaktere. Sırf bu yüzden hevesle ve merakla okuduğum kitabı ara sıra bırakmayı düşündüm, hatta şuan bile bitirmekte zorlanıyorum.
Bunun haricinde romanda kadın erkek ilişkileri, aldatmalar, maskeler, iletişim hataları oldukça gerçekçi işlenmiş.
Yalom'un diğer kitaplarını çok severek okudum. Bu kitapta ise ciddi ilerleme zorluğu yaşadım. Hikaye ve kurgusunu başarılı bulmakla birlikte akıcı olmadığını söyleyebilirim. Bunda yazarın beyninde dolup taşan bilgilerinin etkili olduğunu söylemek mümkün belki. Kendi yarattığı kurgu karakterlerinin iç içe geçen hikayelerine paralel, onlara hayali bir terapi uygulayarak romanı yazmış olması belki akıcılığı bu kadar baltalamış olabilir. Okuması beni zorlasa da bu durum, kitabın kurgusunun güzel olduğu ve dolu dolu bir kitap olduğu gerçeğine gölge düşüremiyor.