Mesela elli senedir gezmekle bitiremediği şu İstanbul "bir milyon küsur sayfalı" kocaman bir kitaptı. Sokaklarında, çarşılarında, pazarında dolaşan her adam da başlı başına ayrı bir cihan, ayrı bir kitaptı. Bu kitapların hepsini okumaya kalkmak ummanı içmek kadar imkânsızdı; yalnız bir tanesinin bir faslını süzebilen insan şüphesiz büyük bir irfanın sahibi olurdu.