Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi
Osman TuranDoğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi Sözleri ve Alıntıları
Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi sözleri ve alıntılarını, Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi kitap alıntılarını, Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Alp Arslan' Malazgird zaferinden sonra büyük emirlerini Anadolu'nun fethine gönderirken Saltuk Beyi de Erzurum ve havalisinin açılmasını ikmale ve idareye memur etmişti.
Doğu Anadolu beyliklerinin Türk siyasi tarihinde rolleri ne kadar küçük ise medeni gayret ve himmetleri o derece ileridir.
Bu beyliklerde yetişen ve hükümdarların himâyesine gören bir çok ilim, kültür, felsefe, tıp, edebiyat, san'at ve din adamlarının şöhret ve faaliyetleri beylik hudutlarını çok aştığı, şehirlerin iktisadi ve sinai tesir ve mamûlleri her tarafa yayıldığı için Artuklu ve Sökmenlilerin medeniyet tarihini aydınlatmakta daha fazla kaynak ve imkanlara sahip bulunuyoruz.
Selçuklu Türkiyesi gibi Mengücik-ili'nde de toprak mülkiyetinin hususî şahıslara değil, devlete ait yani Miri olduğunu belirtelim.
Sultan Mehmed Tapar bütün Selçuklu imparatorluğunu ele geçirmek için 1105 Şubat'ında (27 Cemaziyelevel 498) Meyyâfârkîn (Silvan) e hareket edince kendisine tâbi bütün Şarkî Anadolu beyleri kendisiyle beraber idi. Bunlar Erzurum beyi Emîr Ali, Diyârbekir (Amid) beyi Yinal oğlu İbrahim, Siird emiri Kızıl Arslan, Artuk oğlu Sökmen, Erzen ve Bidlis beği Hüsâmeddin Togan Arslan, Harput sahibi Çubuk'un oğlu Mehmed ve Hani emîri Şah-ruh idi.
Sayfa 22Kitabı okudu
Erzurum tahtında hüküm süren Emir Gazi'nin kendi eseri olan Tepsi Minare (saat kulesi) üzerinde ki kitabede "Şems ül mülük ve's Selatin emir inanç yabgu alp tuğrul beğ Ebu'l muzaffer gazi bin Ebu'l kasım" yazmaktadır
Artuk Arslan
Yavlak Arslan idareyi eline almadan ölünce Alp-kuş onun küçük kardeşi Artuk Arslan'ı vesâyetinde tutarak devletinin hâkimiyetini de muhafaza etti. Alp-kuş (601) yılında hastalanınca Artuk Arslan ziyaretine gitti. Alp-kuş'un nüfuzlu kölesi Lûlû da orada idi. Artuk Arslan her ikisini de hançerleyip öldürdü ve kafalarını kaleden aşağı attı. Böylece Alp-kuş'un hakimiyeti yirmi sene sürdükten sonra nihayet buldu.
Sayfa 189Kitabı okudu
Rükneddin Dâvûd bin Sökmen bin Artuk
İbn ül-Esir «İmâdeddin Zengi»nin komşu ve düşmanlarını sayarken Artuklu Dâvûd'u başta ve ona rakip gösterir: «Başka bir kimse olmasa bile Dâvûd ona kâfi idi. Zira onun Türkmenler arasında nüfuz ve şöhreti o kadar büyük idi, ki silah taşı- yanları derhal onun emri üzerine bayrakları altında toplanırlardı. Çünkü Dâvûd çok cesur ve atılgan idi. Ona mağlubiyetler tesir etmez; muharebe sahnesinden kaçar; fakat birkaç gün sonra tekrar görünürdü» der.
Sayfa 171Kitabı okudu
Saltuk'un oğlu Emîr Ali'nin 496(1102-3) senesinde Erzurum hükümdarı olduğu katiyetle sabittir. Filhakika bu tarihte Büyük Selçukluların sultanı Berk-yaruk kardeşi Sultan Mehmed Tapar'ı Hûy kapısında mağlup edince o Erciş'e ve oradan da Ahlat'a çekildi. Yanında Sökmen (el-Kutbî),Kızıl Arslan ve Yağı-sıyan oğlu Mehmed bulunuyor; Erzen ur-Rûm (Erzurum) sahibi Emîr Ali de orada Sultan Mehmed Tapar'a iltihak ediyordu. Onlar buradan Alp Arslan tarafından Menûçehr'e verilen Ani üzerine yürüdüler. İki kardeş Selçuklu sultanı arasında Sepîd-rûd (Kızıl Özen) hudut olmak üzere sulh yapılınca bunun garbında bulunan Azerbaycan,Kafkaysa,Şarkî Anadolu ve Suriye ülkeleri Sultan Mehmed'e verildi.
Bu suretle buralarda hüküm süren Türk beyleri ve bu arada Erzurum'da Saltuklu Emîr Ali de onun tâbiiyetinde kaldı.
Sayfa 22Kitabı okudu
1145 senesinde vukubulan büyük bir zelzelede Erzurum'un büyük bir kısmı harap oldu.
Sayfa 26 - undefinedKitabı okudu