Otoriteye itaat etmiş ve fakat inanmadığı yasaları hiç bir zaman benimsememiş Alija İzzetbegoviç, yaklaşık yarım yüzyıl ateist ve materyalist bir politik hegomanyanın çoraklaştırdığı topraklarda "Ölümünden sonra Allah'ın yeryüzünü diriltmesi" düşünceleriyle çevresini diriltmiş, onu izleyen ve okuyan insanların acılı ruhlarına Mesih'in kutlu nefesi gibi esmiştir.
Bu yüzyılın başlarında Hind Yarımkıtasında nasıl Muhammed İkbal Doğu İslamı'nın derin ve şiirsel bir soluğu oldu ise, onun gibi aynı yüzyılın sonlarında Alija İzzetbegoviç de Batı İslamı'nın soluğu olmaya aday bilge bir kişiliktir. İzzetbegoviç yakın tarihimizin en önemli ve seçkin müslüman bilge düşünürlerinden biridir. Onun entellektüel birikiminin zenginliğini ve derinliğini anlamak için elinizdeki bu kitabını okumak yeterlidir.
(Arka Kapak)
Bosna ve dünya müslümanları için müstesna bir yeri olan Ali İzzetbegoviç'in vefat yıldönümü nedeniyle Nehir Yayınları bir kampanya düzenlendi.
Nehir Yayınları, vefatı öncesi uzun bir zaman diliminde çekilmiş iki CD'den oluşan Aliya Belgeseli ile, Ali İzzetbegoviç'in Türkçe'de yayınlanmış ilk kitabı olan Doğu ve Batı Arasında İslam'ı set haline getirdi.
Bilindiği gibi Aliya Belgeseli, Ali İzzetbegoviç'in vefatı öncesi kendisi ve yakın çevresiyle (kızkardeşi, oğlu, dava arkadaşları) gerçekleştirilen ropörtajlardan, Bosna'nın tarihinden, son katliamlarda yaşananlardan, bağımsızlık mücadelesinden, sırp kuşatmasının nasıl aşıldığından ve Bosna'nın köklü İslam ve Osmanlı kültüründen bahseden Türkiye'deki tek belgesel olma özelliğine sahip.
Yine ilk defa 1992 yılında Nehir Yayınları tarafından yayınlanan ve bugüne kadar hakettiği ilgiyi gören Doğu ve Batı Arasında İslam kitabı, Aliya'nın entelektüel birikimini ortaya koyan bir eser. Kitap'ta Aliya, batı düşüncesinin temellerine (Tekamül ve Yaratma, Kültür ve Uygarlık, Sanat Fenomeni, Ahlak Kültür ve Tarih, Dram ve Ütopya) ve İslam'a (Musa-İsa-Muhammed, İslam ve Din, Hukukun İslami Mahiyeti, Saf Din ve Saf Materyalizmin İmkansızlığı, İslam'ın Dışında "Üçüncü Yol") bakışını ortaya koymakta.
"Bilge Kral" Aliya İzzetbegoviç, yüzyılımızın yetiştirdiği ender düşünürlerden biri. Onun Doğu ve Batı'nın kültürel kodları arasında yaptığı mukayesede gösterdiği yeteneğin uluslararası diplomasi alanında da kör ihtirasların ve bencil çıkarların körelttiği zihinlere yeni ve aydınlık ufuklar açacak düzeyde olduğunu anlamamız için Bosna-Hersek'te hepimizin müşahede ettiği trajedinin yaşanması gerekirdi.
Bu yüzyılın başlarında Hind yarım kıtasında nasıl Muhammed İkbal Doğu İslamı'nın derin ve şiirsel bir soluğu oldu ise, onun gibi aynı yüzyılın sonlarında Aliya İzzetbegoıviç de Batı İslamı'nın soluğu olmaya aday bilge bir kişiliktir.