Ülkemizde doğum ve özellikle de sezaryen sayısının giderek artmakta olduğu bir gerçektir. Doğum sayısının artmasının altında sosyal ve ekonomik özendirmeler başta olmak üzere başka etmenler de rol oynarken; sezaryen ameliyatlarındaki artışın altında da çeşitli nedenlerin yanında kadınların doğum ağrısı korkusu önemli yer tutar.
Algolojideki bunca gelişmeye karşın, isteyen tüm hastalarımızda doğum ağrısını etkin bir şekilde geçirebilme başarısına henüz ulaşılamamıştır. Binlerce yıldır annelerin doğum sırasında çektikleri ağrı, stres ve çığlıklarını azaltmayı amaç edinen bu kitabın editör ve yazarları olarak; ilk baskının yayınlandığı 2006 yılından beri geçen on iki yılda olumlu gelişmeler olduğunun bilincinde olsak da, istenilen hedefe ulaşılmadığının farkındayız. Gerçekte bu konuda iyi eğitim almış anestezi uzmanlarınca mükemmel uygulanabilen ve teknik açıdan da oldukça kolay olan bu işlemler; doğum ağrısının özellikleri, yeterince eğitim almış deneyimli bir ekibin 24 saat hazır bulundurulamaması gibi nedenlerle henüz yeterince yaygınlaşamamıştır. Sözü edilen işlemlerin kurumsallaşması ve yaygınlaşması ile doğum ağrısı etkin bir şekilde giderilebilirse, hem ilgili hekimlerin hem de ağrıdan korkan anne adaylarının ağrısız doğum istekleri artacak, sezaryene yönelim azalacaktır. Aradan onca yıl geçtikten sonra bu kitabın güncel-leşmiş ve geliştirilmiş yeni baskısının yapılmasındaki en önemli amaç; güncel bilgi ve deneyimleri Türk Anestezi Topluluğu ile paylaşma ve sonuçlarını görme isteğidir. Bir gün Ağrısız Doğum ülkemizde isteyen bütün kadınlara uygulanabilir hale gelirse bu kitap amacına ulaşmış olacaktır.
Dr. Owen ile karanfil kokan yağmurlu bir günde söylemeye başladığımız şarkının daha çok söylenir olmasından duyacağımız mutluluk, bu satırların yazarının uzun meslek yıllarının ardından alacağı ve koklamaya doyamayacağı en güzel ödül olacaktır.
Umuyoruz ki bu ikinci basım Türkiye’de obstetrik anestezi uygulamalarının ilerlemesine ve daha yaygın bir şekilde kullanılmasına katkı sağlayacaktır.
