Herkese merhabalar Uzun zamandır ara verdiğim polisiye-gerilim türüne Doktor March’ın Dört Oğlu ile giriş yaptım. Yazarın 1992 yılında yazdığı ilk romanı
Roman bize tuhaf bir ailenin hikayesini anlatıyor. Roman katilin ve hizmetçi kızın günlükleri şeklinde yazılmış. Okuyucu olayları karşılıklı tutulmuş bu günlükleri takip ederek öğreniyor. Hikaye bildiğimiz dedektiflikten yoksun ama klasik polisiye tarzında. Bolca muamma, akıl oyunları, gizli kapaklı oyunlar mevcut
Gelelim konusuna; Doktor March’ın ve kalp krizi geçirmiş hasta karısının dördüz oğulları vardır. Ve bu zengin ailenin hizmetçileri Jeanie. Hizmetçi kız çocuklardan birinin günlüğünü bulur ve katil olduğunu öğrenir. Ama bir türlü kim olduğunu bulamaz. Kitabın sonunu okuyana kadar bende bulamadım Kendisi katili bulmak İçin günlük tutmaya başlar.
Cinayetler işlenir, Jeanie katilin günlüklerini okur, bir şeyler yapmaya çalışır, ama beceremez. Derken, katil, hizmetçi kızın günlüklerini okuduğunu anlar. Böylece gerilimin zirvesine tırmanan öykü tam bir kedi-fare oyununa döner. içinde bulunduğu koşullar polise gitmesine engeldir. Çünkü hapisten yeni çıkmıştır, vize süresi dolmuştur, takma bir adla çalışmaktadır. Üstelik, bir hırsızlık olayı dolayısıyla arananlar listesindedir.
Şuna eminim ki bitirinceye kadar onu elinizden bırakamayacaksınız.
alıntı;
Hanımlara daima çok nazik davranırım. Hepimiz öyleyiz. Annem “bir kadın çiçekle bile dövülmez der’’ ben kadınları dövmem, yok ederim, işte o kadar.
Herkese keyifli okumalar dilerim.