Ruhu ve bedeni arasında kalmış bir çocuğun hayatından derin izler taşıyan, muazzam betimlemelerle ve psikolojik çözümlemelerle süslenmiş harika bir eser.
Özellikle betimlemelere geniş bir yer verilmiş olan bu eserde Peyami Safa'nın da hayatından izlere rastlıyoruz. Belki de bu yüzden Peyami Safa betimlemelerini o kadar ustaca yapmış ki, okurken sanki o ortamda, o insanlarla birlikte bulunuyoruz, ortamın gerginliğini, hüznünü, soğukluğunu hissediyoruz hatta kokusunu bile duyuyoruz. Baş karakterin içsel konuşmalarıyla da sanki çektiği ıstırabı, korkuları, aşkı onunla birlikte yaşıyor, hissediyoruz. Kitabı okurken etkilenmemek elde değil. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.