Merhaba kitap dostlarım, yeni kitabım Erlend Loe’nin Doppler kitabıydı. Doppler kitabın ana karakterinin adı. Karakterimiz bir gün ormanda bisiklet turu yaparken düşüp kafasını çarpıyor, kendine geldiğinde artık dünyaya ve yaşantısına başka açıdan bakan biri olarak uyanıyor. Tabi aynı dönemde babasının ölümü de onu farklı bir ruhsal serüvene sürüklüyor. Ardından sırt çantasını ve çadırını alarak hiçbir gerekçe gösteremeden dağa taşınıyor.
Esasında kitabı okurken mantıksız gelen bir çok akış olabilir ancak olaydan ziyade Doppler’in içsel konuşmaları ve mevcut yaşamının bir anda kendi gözünde nasıl anlamsızlaştığına odaklanmak gerek. Kitap 100 küsür sayfa, okurken keşke daha uzun olsaymış, keşke yazar Doppler’in bu içsel yolculuğunu daha derin anlatmaymış dedim. Verilmek istenen mesaj çok güzel ancak sığ işlenmiş.
Genel olarak değerlendirmek gerekirse okuduğum için pişmanlık duymadığım bir eser. Kısa ama verdiği mesaj açısından oldukça derinlikli bir kitap. Yazarın diğer kitaplarını da okumayı istiyorum. Selam ve dua ile.