Hiç kimse onlar kadar özgürlüğü özlememişti. Bu özgürlüğün uğruna ölecek kadar yaşama sevdalanmıştı onlar. Yaşamaya sevdalı, Özgürlükle nişanlı, Ölümle nikahlıydılar. Bu nikah, bu düğün, özgürlüğün en güzel şöleniydi. Tutsaklığın, teslimiyetin kırılma anı, ihanete vurulan muazzam bir darbeydi.