Doyma Noktası

Sema Kaygusuz
"Uzattı elini, o koca meyveyi tuttu bıraktı, parmak uçları tekrar hissetmeye başladı. Tatlı bir koku yayıldı havaya, şekerli, ateş rengi bir şeftali kokusu. Onu avuçlarına alıp tarttı. Utanmamıştı şeftali, öptü kadının ortaparmağının ikinci eklemini. Bir gıdıklanma geldi kadına, bir istek, bir cesaret… arsızca ısırdı şeftaliyi sol yanağından. Söyleşmeler, fısıltılar dökülüverdi ardı ardına. Her ikisi de gevezeleşti birden. Biri koparıyor, ne kadar aldın diye bakıyordu öteki. Biraz duraladı kadın, ilk ısırığın karnında açtığı serin yolu duyumsadı, şeftalinin etini burnuna yaslayarak bir süre kokladı. Burnu kanatlanıp tekrar kondu yerine." Doyma Noktası'nda açlık, avlanmak için ininden çıkmış vahşi bir hayvanın ruhu gibi geziniyor öyküler arasında. İnsan olarak ondan kurtulmanın sandığımız kadar kolay olmadığını anlıyoruz. Öc alma, düşmanlık ve kötülük, ama aynı zamanda şefkat, acıma, masumiyet ve iyilik öylesine içimizde ki, bu öyküler karşısında o irkiltici, tuhaf suçluluktan kaçınmak imkânsız. (Tanıtım Bülteninden)
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 57 dk.Sayfa Sayısı: 104Basım Tarihi: Şubat 2015İlk Yayın Tarihi: 8 Nisan 2002Yayınevi: Metis Yayıncılık
ISBN: 9789753429948Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

104 syf.
·
Puan vermedi
Zamanlar arası geçiş mümkün olsa, Geleceğe dönüş filmindeki arabaya binsek yada Leyla ile Mecnun’un Ak sakallı dedesi değneği ile “Laappps!” diye kafamızı vursa, bir anda kendimizi 1850 Rusya’sında, 1920 Almanya’sında yada gelecekteki herhangi bir günde bulsak acaba nasıl olurdu? Bir anda farklı bir dünyadasınız; kıyafetler, manzaralar, binalar,
Doyma Noktası
Doyma NoktasıSema Kaygusuz · Metis Yayıncılık · 2015535 okunma
Reklam
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.