Dünya Şiir Antolojisi 1

Ataol Behramoğlu

Dünya Şiir Antolojisi 1 Posts

You can find Dünya Şiir Antolojisi 1 books, Dünya Şiir Antolojisi 1 quotes and quotes, Dünya Şiir Antolojisi 1 authors, Dünya Şiir Antolojisi 1 reviews and reviews on 1000Kitap.
Yok edildin tüketildin sen Nereye gömecekler seni bilmiyorum bir ağıt mı yazacağım yasını mı tutacağımı kavga marşı mı söyleyeceğimi bilmiyorum...
Sayfa 725 - Mehdi Bakır (d. 1932)
Rüzgâr neler fısıldar anlarım, Tanırım kuşu uçuşundan, Şu dünyadan çekip gittiğim an Biliyorum, bu cıvıl cıvıl konuşmalardan İnsanoğlunun diline dökülmeyen bir şey kalacak...
Sayfa 713 - İraklı Abaşidze (d. 1909)
Reklam
Eğiliyor gün geçmişin ırmağına Yeniden ele geçirmeye çalışıyor Erken yitmiş silahları Mücevherlerini o derin çocuksu ölümün. Göze alamıyor öğrenmeyi Gerçekten gün müdür Ve sevebilir mi bu tan sözünü Onun için günün duvarlarını delen. Bir meşale taşındı külrengi günde. Ateş parçalıyor günü. Bir saydamalığı var ki alevin Acı acı yadsıyor günü.
Sayfa 708 - Yves Bonnefoy (d. 1923)
Acının Başkenti
Gözlerinin eğrisi dolanıyor yüreğimi, Bir raks bir dinginlik çemberi, Zamanın aylası, gece beşiği ve güvenli, Ve eğer hiçbir şey kalmadıysa aklımda yaşadığımdan Gözlerinin her zaman görmediğindendir beni. Yaprakları günün ve pembe şarabın köpüğü, Rüzgârın sazları, kokulu gülücükler Işık dünyasını saran kanatlar, Gökyüzü ve deniz yüklü gemiler, Gürültü avcıları ve renk kaynakları. Tanların kuluçka yatağından doğan kokular Yıldızların şamanı üzerinde yatan Saflığa bağımlı gün gibi tıpkı Dünya da bağımlıdır senin tertemiz gözlerine Ve akar bütün kanun bakışlarında senin.
Sayfa 641 - Paul Eluard (1895-1952)
Bizler uzaklıkların kötürümleriyiz Sürükleniyoruz üstünde dört yaramızın Kanatlarımızı kemirdiler Yedi günahımızın kanatlarını Ve şeytanın hacıyatmazlarıdır bütün trenler Kümesi Çağdaş yaşam Hız onu geçemez ama, Çağdaş yaşam Uzaktakiler uzaktır çok... Ve yolculuğun sonunda bir erkek yanında da bir kadın olmak korkunçtur korkunç...
Sayfa 624 - Blaise Cendrars (1887-1961)
Temiz şeyler düşündük, tertemiz; Uzun yollar boyunca beraber; Eli elimde, yan yana, sessiz; Çevremizde karanlık çiçekler. Yapayalnız, kırda, yeşil gecede, Yürüyorduk, nişanlılar gibi, Gökte ay, masaldaki meyve, Bölüştük o sihirli meyveyi. Ve öldük yosunlar üzerinde, Uzakta, yalnız o mırıltılı, O dost ormanın gölgelerinde. Sonra gökte, nurlarla sarılı, Buldum seni, yaş dolu gözlerim, Sevgili sükût yoldaşım benim.
Sayfa 588 - Paul Valery (1871-1945)
Reklam
Ben sizinle sarmaşdolaş olmuşum, dalgalar, Pamuk yüzlü gemilerin ardında gezemem; Doyurmaz artık beni bayraklar, bandıralar; Mahkûm gemilerinin sularında yüzemem.
Sayfa 569 - Arthur Rimbaud (1854-1891)
Ah! İlk çiçekler! Ne güzel kokuları vardır! Ne kadar sevimli bir mırıltıları vardır Sevilen dudaklardan çıkan ilk evet’lerin!
Sayfa 559 - Jose-Maria de Heredia (1842-1905)
Nasıl olur kalmasın bir iz avucumuzda? Nasıl yok olur her şey büsbütün silinerek? Demek vefasız zaman o demleri bir daha Geri getirmeyecek?
Sayfa 543 - Alphonse de Lamartine (1790-1869)
Deniz de sensin orman da sen. Kurbanlarını Bir daha hayata geri vermeyen.
Sayfa 532 - Olavi Paavolainen (1903-1964)
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.