Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Dünyanın En Güzel Tarihi

Hubert Reeves

Dünyanın En Güzel Tarihi Sözleri ve Alıntıları

Dünyanın En Güzel Tarihi sözleri ve alıntılarını, Dünyanın En Güzel Tarihi kitap alıntılarını, Dünyanın En Güzel Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilim yapsa yapsa gözlem yapar. Doğmatik olamaz. Gerçekliğin her zaman bilinenden daha karmaşık olduğunu bilir.
Sayfa 119 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
zorunluluk var, ama rastlantı yok!..
— Evet. Üzerinde su bulunan ve sıcak bir yıldızdan uy­gun bir uzaklıkta yer alan her gezegen, bazı karmaşık mole­küller ve ortamlarıyla kimyasal madde değiş tokuşuna girebi­lecek küçük “topacıklar” (globules) biriktirme olanağına sa­hiptir. Böylece, kimyasal evrim bir zorunluluktan ötekine atlaya atlaya sonuçta en ilkel canlı varlıklara ulaşabilir.
Ne bembeyaz ne simsiyah. Renk yaşama sıkı sıkıya bağlı.
Sayfa 63 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Evren'in gözünde biz küçücük ve önemsiz kıvılcımlardan başka bir şey değiliz. Keşke bunu unutmama bilgeliğini gösterebilseydik!..
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları- Önsöz- Dominique SimonnetKitabı okudu
Teleskop zaman da geri gitme makinesidir
Işık saniyede 300 000 kilometre, yani bizim ölçüleri­mize göre son derece yüksek bir hızla yolculuk eder. Evren’in ölçülerine göre ise bu çok önemsiz bir hızdır. Işık bize Ay’dan bir saniyede, Güneş’ten sekiz dakikada gelir; oysa en yakın yıldızdan bize ulaşmak için dört yıl, Vega’dan sekiz yıl, kimi gökadalardan gelmek için ise milyarlarca yıl yol almak zo­rundadır. Şimdi teleskoplarımız çok uzak gökcisimlerini, örneğin parlaklıkları bizim tüm gökadamızın on bin misline va­ran quasar’ları, gözlememizi sağlamaktadır. Bunların bazıla­rı 12 milyar ışık yılı uzaklıktadır. Demek ki onları 12 milyar yıl önce bulundukları durumda görüyoruz.
Reklam
Büyük Patlama aslında Dünya'nın değil de, bizim bilgilerimizin sınırını ifade etmenin bir biçimi oluyor.
Ve ışık oldu...
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları-Kutsal Kitapta anlatılan Dünyanın YaratılışıKitabı okudu
"Eğer in­sanın maymundan türediği doğruysa, dua edelim de bunu kimse duymasın!"
Yaşam da işte böyledir. Bize bir sürü raslantıdan doğmuş gibi görünüyorsa bu, girildikleri halde hiçbir yere çıkmamış milyonlarca yolu unuttuğumuz içindir.
Reklam
Büyük Patlama
sadece Hıristiyan dini değil birçok başka mi­toloji de Dünya’nın yaratılışını bir ışık patlamasıyla açıklıyor.
Cansızdan Canlıya dönüşüm adına bir DENEY
Bu iş 1952'de, 25 yaşında genç bir kimyacı olan Stanley Miller tarafından başarıldı. Yaşamdan önceki koşullar neden laboratuvarda yapay olarak yaratılamasın? -dedi Miller- ve meslektaşlarının alaylarına hedef olmaktan çekindiği için gizlice bir deneye kalkıştı. Bir cam balona ilkel Dünya atmosferindeki gazları -metan, amonyak, hidrojen, su buharı- doldurdu, biraz da karbondioksit ekledi. Okyanusa benzetlemek için balonu suyla doldurdu, enerji vermek için ısıttı ve bir hafta boyunca, şimşek ve yıldırım etkisi elde etmek üzere, içinde kıvılcımlar çaktırdı. Deney sonunda balonun dibinde kırmızı-turuncu bir çökelek belirdi; bu madde, yaşamın bileşenleri olan amino-asitleri içeriyordu!.. Bunların bu kadar yalın elementlerle imal edilebileceğini kimse düşünmeye cesaret edememişti o güne dek. Bilim dünyası derin bir şaşkınlığa düştü. Cansız maddeyle canlılık arasında ilk köprü kurulmuş oluyordu
Ölüm gerekli
Ölüm de cinsellik kadar önemlidir: Doğanın gelişme­ sini sürdürülebilmek için ihtiyaç duyduğu atomları, molekül­leri, mineral tuzlarını yeni baştan dolanıma sokar. Sayıları Büyük Patlama’dan beri değişmeden kalmış olan atomları dev ölçülerde bir yeniden harmanlama sürecine tabi tutar. Ölüm sayesinde canlılar dünyası kendini yenileyebilir, adeta yeniden doğar.
Evren'in gözünde biz küçücük ve önemsiz kıvılcımlardan başka bir şey değiliz. Keşke bunu unutmama bilgeliğini gösterebilseydik!..
GALİLE
"“Siz bize göğe nasıl gidilir, onu söyleyin; biz de size göğün nasıl ‘gittiğini’ söyleyelim."
472 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.