Gerçek öylesine büyüktü ki savcı, peçetesi boynunda düğümlü,monoklünün camında sabah güneşinin parıltıları, nefesi kesilmiş gibi durdu; sonra, dostunu kaybetmiş olmanın şaşkınlığı, perişanlığı, acısı içinde güçlükle soluyarak :
-Alfredo, benim iyi Alfredom, diye bağırdı. Allah aşkı için ne zannettin? Bu olağanüstü geceyi berbat etmenin âlemi varmi idi sanki?