Güray Süngü’yle tanıştığım ilk kitap kendisi. İlk kitap olması hasebiyle yazardan soğumamak için ilk önce en sevilen kitabından başlamak ister insan, diğer kitapların şansını etkilememek için. Birkaç yerde yazarın -diğer kitaplarına göre- pek sevilmeyen kitabı olduğunu okumuştum Düş Kesiği hakkında. Hatta birkaç yarım bıraktım, kitaba giremedim
Üç noktayla bunca anlam ifade edilebiliyorken, sırf iki kapak arasında olsun diye kelimelerle oynayarak anlamı eğip bükmenin vebalinden kim kaçabilir? 
Hep eksikti hayatımda bir şey ve ben tamamladım onu hep kendi içimden katarak. Kendi içimdeki delik böyle açıldı. Sonra o deliği kapatmaya çalıştıkça, hep o delik içinden kazıp yığmaya çalıştım o deliğin içine. Büyüdü meleğim. 
Kravat, şarapnel parçaları boğazı kesmesin diye Hırvat askerleri tarafından kullanılan bez parçalarına denmiş ilk, onlar icat etmiş yani de dedi. Şimdi yemek damlamaması gereken bir çağdaşlık imgesi.
Önce yemek yendi, sonra çay içildi, sonra çıkıldı evden. Büyüklerin ellerinden öpüldü, küçük olmadığı için gözler alacaklı kaldı, Melek’in eli sıkıldı. İyi geceler efendim, dendi. Son vapura yetişildi. Başarılı bir gece. Sınavı geçti Gereksizyazar, torpilsiz. Fena bir çocuk değil gibi dendi arkasından, ama tabi daha gençsiniz, acele etmenin anlamı yok. Oysa bilinir ki anlam verilmeyi bekler, siz vermeye gönüllü olun yeter ki; hayatta her şeyin anlamı olur.