Düşman Geliyor Top Başına

Ahmet Cemaleddin Saraçoğlu

En Beğenilen Düşman Geliyor Top Başına Gönderileri

En Beğenilen Düşman Geliyor Top Başına kitaplarını, en beğenilen Düşman Geliyor Top Başına sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Düşman Geliyor Top Başına yazarlarını, en beğenilen Düşman Geliyor Top Başına yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
18 Mart saldırısı sonrasında sadece İngiliz ve Fransız Donanması değil kendi müttefiklerimizde dahil olmak üzere bütün dünya, Osmanlı Devleti’ni küçük görmenin ne kadar hatalı bir yaklaşım olduğunu anlayacaktır
Türkün, birbirinden parlak galibiyetlerle dolu, şerefli tarihinde “18 Mart Çanakkale Zaferi” pek kıymetli bir yer tutar. Çünkü Mehmetçik 1914-18 Cihan Harbi’ne katılmak zorunda kaldığı vakit, gafil avlandığı Trablusgarp ve Balkan harplerinden çok yorgun çıkmış ve bu iki kahpe çullanışın üzerinden henüz bir yıl geçmişti. Buna rağmen Avrupalıların artık bitti, tükendi sandıkları Mehmetçik, 1915 yılı Martının 18. günü İstanbul kapılarını zorlamaya kalkışan dünyanın en azametli, en kudretli iki büyük devletinin işbirliği yapmış deniz kuvvetlerine karşı o parlak zaferi kazanmaya muvaffak oldu. Öyle bir zafer ki, hesaba, mantığa sığmayan, akılları durduran bu yiğitlik mucizesi karşısında dost da, düşman da parmak ısırdılar.
Reklam
“Milli kaynaklarımızdan ziyade düşman kaynaklarına dayanarak vermiş olduğumuz izahlardan anlaşılmaktadır ki, nispeten hazırlıksız bir durumda olan Mehmetçik, yeter sayıda top ve kâfi miktarda cephaneden mahrum bulunmasına rağmen o parlak zaferi elde ederken düşman zırhlılarının taşıdıkları son sistem toplara karşı, onlara nispetle su götürmez derecede eski sistem toplarla dövüşmüş, hücum eden düşman zırhlılarının çoğunu Allah’ına sığınarak yolladığı mermilerle hurdahâş etmiş, fakat asıl başarıyı, üç düşman zırhlısına son ölüm darbesini indiren mayınlar olmuş, mayınlar sağlamıştır.”
Milletlerin tarihinde bazı günler vardır ki milad kabul edilir. Böyle tarihlerin öncesi ve sonrası arasında muazzam değişimler yaşanmış, o milletin kaderi etkilenmiştir. Bizim tarihimizde de Malazgirt Zaferi’nin yaşandığı 26 Ağustos 1071, İstanbul’un Fethi’nin yaşandığı 29 Mayıs 1453, Büyük Taarruz sonrasında işgalci Yunan Ordusu’na vurulan en ağır darbe olan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin gerçekleştiği 30 Ağustos 1922 “milad” günlere en güzel örneklerdir. 18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferi’de işte böyle bir gündür.
Bu heyecanlı mukadderat dakikalarında fikirler, dimağlar da birbirini karmakarışık bir halde ve süratle kovalarlar ve insan düşüncesizce hareketlerde bulunmamak için âdeta kendisini zorlamak mecburiyetinde kalır. Muhakeme de çaresiz kalınca, olanı biteni kaza ve kadere bağlayıp işin içinden sıyrılmak ister!
18 Mart saldırısı sonrasında sadece İngiliz ve Fransız Donanması değil kendi müttefiklerimizde dahil olmak üzere bütün dünya, Osmanlı Devleti’ni küçük görmenin ne kadar hatalı bir yaklaşım olduğunu anlayacaktır.
Reklam
42 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.