Bütün kalkınmış ve güçlenmiş cemiyetler gibi, Türk cemiyeti de ilim ve eğitimin yardımı ile hem sosyal değişmesini planlayabilir hem de yabancılaşmadan çağdaşlaşmanın yolunu bulabilirdi. Böylece, sosyal değişme vetiresi, bir kaos ve anarşi ortamına dönüşmez, bir gelişme vetiresi olarak dinamik bir cemiyet yapısı doğururdu.