Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Duygusal Sermaye

Mehmet Semih Söylemez

Duygusal Sermaye Sözleri ve Alıntıları

Duygusal Sermaye sözleri ve alıntılarını, Duygusal Sermaye kitap alıntılarını, Duygusal Sermaye en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Hayata güzellikler kattığının farkında mısın?”
Sayfa 59
Yöneticiler, olaylar karşısında fikirlerini baştan değil, en son söyleyen olmak zorundadırlar. Bu anlamda yöneticiler, iyi birer konuşmacı olmadan önce iyi birer dinleyici olmalıdırlar.
Sayfa 254
Reklam
Nereden mi başlamak gerekiyor? Nefesi hissederek alıp vermek başlangıç için yeterlidir...
Sayfa 211
Üretim sürecinizi her ne kadar makineleştirseniz de eninde sonunda sistemleri harekete geçiren “insan “dır
Sayfa 51
“...hangi ideolojinin penceresinden bakıyorsanız, ona bağlı ve onun ışığında bir yorum getirirsiniz. Baktığınız pencere, bakışın şablonlarını sizin için hazır edecektir.”
Sayfa 276
İnsanı tüm sistemlerin öznesi olarak kabul etmeliyiz.
Sayfa 198
Reklam
Bilgi, koşullandırılmış beyinlerde ve yeni düşüncelere set çekmiş mekânlarda değil, sınırlandırılmamış zihinlerde ve özgür ortamlarda üretilebilir ancak.
Sayfa 177
Akın Öngör’ün veciz ifadesiyle “ Ya benden sonra tufan ya da benden sonra devam” dır.
Sayfa 132
Tüm teknolojik araçlar, makineler, bilgisayar programları... Hepsi insan hayatını kolaylaştırmak, hayatın kalitesini artırmak için “İnsan” tarafından üretilmiş varlıklar. Bu gelişmiş sistemleri kullanan ve hala hayatın “özne”si konumunda olan insan üzerine çok daha fazla düşünmemiz gerekir.
Sayfa 21
Yunan mitolojisindeki meşhur Pandora’nın Kutusu öyküsü, kötülüklerin dünyaya yayılışını hikâye eder. Zeus’un hediye ettiği ve asla açılmamasını tembihlediği kutuyu açan Pandora, tüm kötülüklerin bir anda dünyaya yayılmasına neden olur. Kurumlarda da tıpkı bu mitolojik öyküdekine benzer bir “Pandora’nın Kutusu” olsaydı eğer, bu kutunun anahtarı da “Biri bir şey istiyorsa, vardır mutlaka bir nedeni..” şekilde formüle edebileceğimiz ifade olurdu herhalde.
Sayfa 225
Reklam
“Hiçbir şey kendi başına, kendi halinde yürümez.”
Sayfa 13
Geleceğe dair “öngörü “ler üretebilmemiz için “yanılgı”nın da bir erdem olduğunu kabul etmemiz gerekir. Bir görüşe göre “insanlık tarihi, yanılgıların tarihidir.” Eğer “yanılgı” diye bir şey olmasaydı, tarih boyunca savaşlarda yenilmiş veya dağılmış tek bir topluluk dahi var olmazdı. Oysa tarihe bakınca bu durumun tam aksi yönde bir tabloyla karşılaşıyoruz: Tarih boyunca en güçlü uygarlıklar ve imparatorluklar, zaman içinde tekrarlayan yanılgılar sonucunda yeryüzünden silinmişlerdir.
Sayfa 180
Eskiden karşı tarafa bir şey anlatabilmek için sadece tek bir şey biliyor olmanız yeterliydi. Günümüzde karşı tarafı anlamak için en azından karşı tarafın bilgisi halkında da bir şeyler bilmeniz gerekiyor. Bu yüzden sadece tek bir konudaki bilgi, bir sinerji oluşturabilmek için artık yeterli değil. Tersine, farklı olanların bir aradalığı yeni sinerji oluşturan kaynaklara dönüşüyor.
Sayfa 149
“...Bir kurumda, çalışanlar arasında yıl içinde kişi başına düşen kitap sayısı istatistiki bir değer taşıyorsa eğer, orada zihinler hazır tutuluyor demektir. Eh, şüphesiz hangi kitapların okunduğu da önemli bir mesele...”
Sayfa 75
“Duygusal Sermaye “ düşüncesi, her işletmenin kendisine tuttuğu bir “ayna”dır..
Sayfa 288
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.