Şimdi namazlarımızı kılalım. Sonra ceplerimizdeki paraların hatırı sayılır bir kısmını başkaları için harcayalım. Gayb'a inandığımız gibi bunları da hep yapalım." "Yani diyorsun ki: Sağa-sola nutuk atmakla iş bitmiyor. Kendi Müslümanlığımızı mütemadiyen gerçekleştirmeliyiz." "Aynen öyle diyorum."
Son.
Bize karşı İngiliz iş tutan Şerif Hüseyn'i her gün bin kere anan zevat, bizimle beraber İngilizlere karşı savaşan Seyyid Ahmed'i bir kere bile anmıyor.
Kıbrıs Harekâtı sırasında Suriye dahil İslam Dünyasının bütün camilerinden Türkiye'yi muzaffer eyle yâ Rabbî nidaları yükseldi. Mısır'da Türk kökenli aileler asilzade muamelesi görür. Filistinlilerin Abdülhamid merkezli hilafet ve Türkiye sevgisi dillere destandır. Fas üniversitelerinde 1995 seçimlerinden önce Yeniden Büyük Türkiye için toplu dua merasimleri düzenlendi. Sudan Hükümeti ihalelerde Türk firmalarına öncelik tanır...
Tanrının öldüğünü iddia eden Nietzsche öldü, fakat Tanrı hüküm sürmeye devam ediyor. Tanıdığım Alman, Nietzsche'ye dair esaslı bir konferans vermişti Berlin'de. "Ölen Tanrı hangi Tanrı?" diye sorup şöyle cevap vermişti: "Nietzsche Tanrı dediğinde (..) kiliseden başka bir şey kastetmiyordu. Ruhunun kanatlanıp uçmasına izin vermeyen kiliseye baş kaldırdı Nietzsche ve eşsiz bir öfkeyle beslenen o eşsiz zekasıyla alt etti. Zaferinin tadını çıkaramadı. Gerçek tanrıyı, yegane tanrıyı, Allah'ı tanımadığı için çıldırarak öldü!"