Edwin Drood'un Gizemi

Charles Dickens

By Number of Pages Edwin Drood'un Gizemi Quotes

You can find By Number Of Pages Edwin Drood'un Gizemi quotes, by number of pages Edwin Drood'un Gizemi book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Şu geçici dünyada, her ne kadar övülesi bir şey olsa da sevgilerimiz yönetmemelidir bizi, biz onları yönetmeliyiz, biz.
Sayfa 18
Reklam
Her evin bir sırrı olduğu söylenir oysa sen benimkinde sır falan olmamış gibi davrandın.
Sayfa 27 - İMGEKitabı yarım bıraktı
Kesin olan bir şey varsa o da ikisinin de gelecek bir yana mutlu bir bugünü bile göremedikleriydi. Kapı açılıp kapandı biri içeri girdi, diğeri uzaklaşıp gitti.
Sayfa 52 - İmgeKitabı yarım bıraktı
“Belki de en güzel medeniyet, ne çeşit insanlar arasında yetişirsek yetişelim,” diye karşılık verir Edwin, “kendi işimize bakmayı bilmemizdir[…]”
Sayfa 114Kitabı okudu
"Belki de en güzel medeniyet, ne çeşit insanlar arasında yetişirsek yetişelim...kendi işimize bakmayı bilmemizdir."
Sayfa 114
Reklam
Ve yine bir cüretle, bu sevgilinin adının bile aşığı için kıymetli olduğunu, hissiz telaffuz edilemeyeceğini, anılamayacağını ve kutsal emanet gibi saklanacağını tahmin ediyorum. Gerçek aşık, şayet ona özel bir seslenme biçimi varsa, bunu sadece ve sadece ona saklayacak, Herhangi birinin duymasını izin vermeyecektir. Ona bu isimle seslenebilmek, onun ışıltılı varlığıyla baş başa iken sahip olunacak bir imtiyazdır; onu başka bir yerde ağza almak pervasızlık, soğukluk, bilinsizlik, hatta ve hatta inancın kötüye kullanılmasına kadar gider.
Sayfa 184Kitabı okudu
… Bay Grewgious, sözlerine devam etti: “Böylesi evrensel bir konu üzerinde yontulmamış bir adamın tahminleri muhtemelen hatalı olacaktır, ama ben yine de kendi kendime, gerçek bir aşıkta ne soğukluk, ne bıkkınlık, ne kuşku, ne kayıtsızlık, ne de arada kalmışlıktan eser olacağını düşünüyorum (elbette bunların hepsi Bay Edwin’in düzeltmelerine tabidir) Umarım resmim biraz olsun şekillenebilmiştir kafanızda, ne dersiniz?”
Sayfa 186Kitabı okudu
Bay Grewgious uzunca bir aradan sonra, ateşi seyrederken, “Aşığın sorumluluğu hayli büyüktür oysa,” dedi. Edwin de ateşi seyrederken onaylarcasına kafa salladı. “Onun ne kendi vaktini ne bir başkasının vaktini harcadığından emin olması şarttır,” dedi Bay Grewgious. Edwin tekrar dudağını ısırmış, ateşi seyrediyordu. “O değerli bir hazineyi oyuncak etmemelidir! Bunu yaparsa pişmanlık peşini bırakmaz! Bunu iyi bellemelidir!” dedi Bay Grewgious.
Sayfa 187Kitabı okudu
Uzakta bir yerlerde, birilerinin, ölümü beklerken düşlerinde, odalarının avludaki karaağaçların güz yapraklarınca istila edilmesini görmeleri* neyse, onlar için de, yaşam çemberleri iyice görünür olmaya, çemberin uçlarının kavuşmaya başladığı bu yaşlarında işittikleri hışırtılar ve taze kokularla canlanan gençlik anıları da oydu. *Dickens’ın kız kardeşi Fanny Dickens Burnett, ölümünden bir iki gün kadar önce, yazara, o gece, çocukken daima gezindikleri ormandaki güz yapraklarının kokusunu büyük bir netlikle aldığını, bu kokunun şiddetinden, gayri ihtiyari o halsiz başını çevirip, yatağın yanında yerde dökülmüş yapraklar arandığını anlatmıştı (ç.n.).
Sayfa 235Kitabı okudu
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.