1910 yılında kaleme alınmış ilk distopik eser... Konu itibariyle oldukça ilgi çekici bir kitap ama konuyu anlatış tarzı, yazarın kendisinin de önsözde belirttiği gibi kitabı aceleye getirdiğini gösteriyor. Daha önce okuduğum distopik eserler olan 1984 ve Cesur Yeni Dünya gibi eserlerde bulduğum derinliği bu kitapta çok fazla yakalayamadığımı belirtmeliyim. Bunun yanında kitap oldukça akıcı ve merak öğesini sürekli ayakta tutuyor.
19.yy 'da uyku problemi yaşayan Graham adında bir adam aniden uykuya dalarak trans haline geçer, bu uyku tam 203 yıl sürer ve artık uyandığında dünyadaki hic bir şey hatırladığı gibi degildir, tanıdığı herkes vefat etmiştir. Dünyanın yönetim şekli, görünümü, teknoloji, insanların konuştuğu dilin yapısı ve pek çok şey değişmiştir. Bunun yanında o uykudayken ona bırakılan miras birleşik faiz sayesinde belli bir konseyin yönetiminde o kadar büyümüştür ki Graham dünyanın en zengin adamı olmuştur. İşte bu noktada halkın ondan beklediği birçok şey vardır. Kitap Graham'in yeni dünyaya alışma, tanıma ve oluşan bozuk sisteme çözüm üretme sürecini konu ediyor.
1910 da yazılmış bu eser telefon, fotoğraf makinasi, kamera, uçak ve elektriğin yeni yeni icad edildiği bir dönemde yazıldığı için kitapta bu tarz öğeler sıklıkla kullanılmış, günümüzün şehirleşme anlayışına çok benzeyen tahminlerinde isabet ettiğini de söyleyebilirim. Hatta yönetim şeklimiz bile açıktan olmasa da gerçekte bu kitapta anlatılana biraz benziyor bence. Çok fazla ayrıntısına girmek istemiyorum ama bu kitap distopya okuyucuları için başlangıç kitapları arasında yer alabilecek keyifli bir kitap...