Efsaneden Gerçeğe

Kuşçubaşı Eşref

Ahmet Efe (Osmaniyeli)
Osmanlı Çerkezleri'nin Altın Çağı
Abdülhamit' in bu yaklaşımının aksine, Il. Meşrutiyet' in ilanı, Türkiye'deki Kuzey Kafkas topluluğnun tarihinde "Altın Çağ"ın başlangıcı olarak adlandırılır. Çünkü, Kuzey Kafkasyalılar'ın Türkiye 'ye göç etmelerine kadar sadece 1841 'de kurulan bir Çerkez Komitesi mevcut iken; ve yukarıda da değinildiği gibi Abdülhamit döneminde bir
Burada dolaşan bir delikanlıyı şüphe üzerine yakalayan Çerkezler, hemen onu sorgulamaya başlar. Delikanlı, Efe ile ilgili sorulanları inkar ettikçe Çerkezler de dayağı artırır. Çerkezler, kaba etlerini parça parça etmelerine karşın konuşturamadıkları delikanlıyı Kuşçubaşı'na götürürler. Eşref'le delikanlı arasında şu konuşma geçer: -Oğlum, sen Çakırca 'nın yatağı imişsin; susma da söyle. Bak daha pek gençsin, cahilsin, şöyle otur bakalım! -Bende oturacak hal mi kaldı kim! Kaba etlerim dayaktan paramparça oldu! -Vah vah! Oğlum şu Efe'nin nerede olduğunu söyle, bak sen mert bir delikanlıya benziyorsun! -Ben mert bir adanımı ha! Öyle ise mert bir adam Osmanlı'ya Efe'sinin nerede olduğunu söyler mi hiç! Bu söz karşısında oldukça şaşıran Eşref hemen belinden kamasını çıkarıp delikanlıya hediye eder ve onu salıverir.
Sayfa 43 - Bengi YayınlarıKitabı okudu
Resim