Öncelik Kitabı okuyanlara veya okuyacak olanlara 2014 yapımı Divergent (Uyumsuz) filmini öneririm. Konu çok benzer, kurgulanan dünya neredeyse aynı..Ama filmin sonuna dikkat edin :)
‘Biz’ kelimesi ilk kelime, bilinen ilk şey olamaz, olmamalıdır. Bu kelime insanların ruhuna ‘Ben’den önce yerleştirilmemelidir. Yoksa bir canavar haline gelir.”
Kitabın temel özeti olan alıntı bu bence..
Ayn Randın büyük kitabı hayatin kaynağından sonra okuduğum ikinci eseri..
Beklentim açıkçası biraz yüksekti ilk muhteşem büyük yapıtından sonra belki bilemiyorum.. yanlış anlaşılmasın tabiki bu eseri de güzel ama birkaç görüşü hitap etmedi.
bazı konular da haklilik payı daha yüksek tabiki.Kapitalizm için bunu söyleyemem sadece.Evet konuyla olgili kitapta da temel Rand felsefesi şu şekilde ;
Rand’a göre kapitalizm, rasyonel bir varlığın hayatını devam ettirmesine uygun tek sistem olduğu için savunuyor. İnsan tabiatının ve hayatta kalmanın gerektirdiklerini açıklaması bakımından metafizik, kapitalizm, etik olarak bireysel haklar ve siyasi olarak özgürlük ve epistemolojik temel olarak akıl. Tutarlı bir siyaset teorisinin kurulması ve bunun pratiği, ancak böyle bir temel üzerinde gerçekleştirilebilir.Ben bu şekilde olan felsefeye nazaran komünizmi savunmaktan ziyade Che'nin konuyla ilgili yaptığı söze daha çok hak veriyorum.
"komünizmi kariyer serbestliği yok deye eleştirenler kapitalizmde kapitalistlerin belirlediği kariyerleri yaşayıp bu serbestliğin var olduğunu sanıyorlar". kısacası kapitalizmde herkes kazanan olamayacağı gibi kaybeden insanların sayısı kazanan insanlardan kat be kat fazladır ve birilerinin tırnaklarıyla kazanan olması da aslında kapitalizmin seni yine sömürdüğü, dayattığı ve iknâ ettiği yoldur.
Ben bu görüşle birlikte Randin belki yaşadıklarının etkili olduğunu düşünerek ve o günkü bakış açısıyla bakmaya çalıştım. yaşadıkları ağır çünkü
ama şimdi hal böyleyken kapitalizm sayesinde aç karınımızın doyduğunu ve kapitalizmin gelişimi körüklediğini idda etmek saçmalığın daniskası gelir bana
bencilliği, rekabeti ve kar güdüsünü temel alan bir sistem insanlık dışıdır.
Şimdi yaşadıkları dedim biraz anlatayım kitapta anlatılanlar çok duygulanırdı özellikle kadın bir filozofun gücünü ve okunmasi gerektiğini görmemi sağladı tekrar.
Bizim şehrimizde aşırı sevinçli olmak veya vücudumuzun sağlığından dolayı memnun olmak da iyi değildir. Çünkü tek başımıza ele alındığımızda bizim hiçbir önemimiz yoktur. Yaşamamız ve ölmemizin de bizim için hiçbir önem taşımaması gerekir. Biz ancak kardeşlerimizin arzusuna göre yaşar veya ölürüz. (syf: 28)
Herkesten ayrı gülmek değil, gülümsemek bile yasak. Düşünmek en büyük suç.( İşleyen bir kafa ile doğmuş olmak bizim şehrimizde büyük bir suçtur. Kardeşlerimizden daha değişik olmak iyi bir şey değildir. Onlardan üstün olmak ise affedilmesi imkansız bir kötülüktür. syf:7 )
Meslek seçmek, eş seçmek vs düşünülemez bile. Mesleği, 15 yaşına gelince meslekler meclisi denen 5 kişiden oluşan bir heyet seçiyor. Eş olayı apayrı bir kabus. Kişiler sadece yılda 1 kez, ayrıntı anlatılmamış ama sanırım labaratuar gibi bir ortamda tabir caizse çiftleştiriliyor.(Bütün insanları sevmemiz gerektiğine ve bütün insanlar bizim arkadaşımız olduğuna göre onların arasından herhangi birini daha çok sevmemiz, tercih etmemiz ayrılık yaratmış olmaktan ileri gelen büyük bir suçtur. syf:15)
Rand Pozitivist bir yaklaşımla aklı ve ona bağlı olan mantığı her şeyin üzerinde tutan, duyguları ve hisleri gerçeklikten ayrı tutan bir bakış sergiliyor kitapta . Bireyin kendi mutluluğunu her şeyden üstün tutan ve bireyin sistem için kendisini feda etmesine kesinlikle karşı olan Ayn Rand’ın görüşleri bugün çok fazla benimsenmekle birlikte, aynı zamanda pek çok tartışmanın da konusu olmakta.
Rand, The Objectivist (1971) isimli eserinde
aslında bu kitapla paralel niteliğinde olan görüşleriyle ilgili şunları söylemekte ;
“Ben asıl olarak, bir kapitalizm savunucusu değil, fakat bir egoizm savunucusuyum; esasen egoizmin de değil, aklın bir savunucusuyum. Eğer bir kişi aklın üstünlüğünü kabul ediyorsa ve onu tutarlı bir şekilde kullanıyorsa gerisi kolaydır. Bu (aklın üstünlüğü) benim çalışmamın ve objektivizmin asıl ilgi alanıdır, böyle olmuştur ve böyle olacaktır”.
Rand’ın objektivizm anlayışında akıl ön plana çıkar. Ona göre akıl insanoğlunun asıl özelliği, hayatta kalmasının asıl yoludur. Bu nedenle, faaliyet göstermek için aklın gerektirdiği her şey insan hayatının bir gerekliliğidir. Ayn Rand’ın temel yaklaşımı, insan aklının gerçekliği tam olarak kavrayabileceğidir. Objektivizm, gerçekliğin doğru bilgisine ulaşmanın tek geçerli yolunun akıl ve mantık olduğunu kabul eder.
Objektivist ahlak anlayışı, insanın hayattaki en önemli amacının kendi mutluluğunu sağlamak olduğunu vurgular. Bireyin başkalarının mutluluğu için kendisini feda etmesini ya da kendi mutluluğu için başkalarını kurban etmesini ahlaksızlık olarak tanımlar; alturizmin bütün biçimlerini reddeder buna kitapta yine değiniyor.
Kitapta diğer önemli kısım;
Kardeşlerimizin başları eğik, gözleri donuktur. Onlar hiçbir zaman birbirlerinin gözlerinin içine bakamazlar. Kardeşlerimizin omuzları çökük ve adeleleri zayıftır. Sanki vücutları büzülüyormuş ve ortadan yok olmak istiyormuş gibi bir halleri vardır. Kardeşlerimize bakarken aklımıza gelen yegane kelime korku kelimesi. Yatakhanelerin, sokakların havasında hep korku var. Korku bizim şehrimizde kol geziyor. İsmi olan fakat şekli olmayan bir korku bu. Bütün insanlar bunu hissediyorlar ama bu korku hakkında konuşmaktan korkuyorlar. syf:27
İnsanların “BEN”liklerinin tamamen yok edilip “BİZ” bilincinin yaratıldığı bu dünyada yine insanların isimleri yok. Rakamlarla ifade ediliyorlar. Biz vurgusu o derece vurgulanmış ki kahramanımız Eşitlik 7-2521 kendisinden biz diye bahsediyor hatta başta anlamakta zorlandım birkaç kişilk bir grup sandım Eşitlik 7-2521 i. Kitapta asla 1. tekil şahıs kullanılmamış çünkü böyle düşünmek yasak “BEN “demek suç..
İnsanlar birbirlerinin yüzlerine gözlerinin içine dahi bakamıyor, hepsi mutsuz. Ama bunun farkında değiller çünkü suç işlemek korkuusuyla bunu düşünemiyorlar, düşünmüyorlar. İşte böylesi kabus bir dünyada kahramanımız Eşitlik 7-2521 ‘in kendi benliğinin farkına varması düşünmeyi öğrenmesi işıgı ve aşkı bulması anlatılmış.
Tavsiye edilen ve istifade edilen kaynak ;
Objektivist Etik ya da Rasyonel Bencillik Ahlakı (Mücella CAN)oldukça güzel bir makale..
Iyi okumalar dilerim..