Spinoza gibi Einstein da, insanlarla etkileşim halindeki kişisel bir Tanrı' ya inanmıyordu. Ancak her ikisi de, evrenin işleyişini yöneten ve keşfedilmeyi bekleyen zarif yasalara yansıyan, kutsal bir tasarımın olduğuna inanıyordu.
"Bireysel kişiliklerin kült haline getirilmesi, bana kalırsa her zaman uygunsuzdur.. Birkaç kişinin seçilip sınırsız bir hayranlığa layık görülmesini ve onlara zihin be karakter bakımından insanüstü güçler atfedilmesini adaletsiz buluyorum ve hatta büyük bir kötülük olarak değerlendiriyorum. Benim yazgım böyleymiş. Başarılarımın kamuoyunda oluşturduğu takdirle gerçeklik arasındaki tezat tam bir ironi. Bu olağandışı ilişkiler yumağı, şu soylu düşünce olmasaydı katlanılmaz olurdu:Materyalist diye kötülenen bu çağda, tutkuları tamamen entelektüel ve ahlaki olan insanların da kahraman olabileceğinin bir göstergesidir bu. " Einstein