Ekmeğimi Kazanırken
Maksim GorkiEn Yeni Ekmeğimi Kazanırken Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Ekmeğimi Kazanırken sözleri ve alıntılarını, en yeni Ekmeğimi Kazanırken kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çekip başka yerlere gitme isteği yükseliyor içimden, yüreğimi sıkıştıran bir istek bu; daha az uyunan, çekişmelerin, kavgaların daha az olduğu, yerli yersiz şikâyetlerle Tanrısı rahatsız edilmeyen, insanların bu denli sert, acımasız değer yargılarıyla kalplerinin bu denli sık kırılmadığı bir yerlere...
Sayfa 97Kitabı okuyor
- Hiç yeraltı yayını okudun mu? -diye sordu. Soruyu anlayamamıştım:
-Ne okudum mu? -dedim.
-Yasak kitaplar okudun mu?
-Yok... hiç...
-Günahların bağışlandı... Kalkabilirsin!
Sayfa 94Kitabı okuyor
Gorki senin dillerin neler söyler :)
Kız okudu, okudu, öğretmen çıktı... Öğretmen bir kız,
kız kurusu olmaya yazgılıdır.
İyi şeyleri hep aklında tut,
kötü şeyleri ise
unut gitsin.
İyilik insanlara gösterilecek bir şey değil. Eğer gösterirsen seninle uğraşırlar. Kibar olanların tepesine çıkıp çiğnerler.
Gözlemlerime göre aile ya da akrabalar birbirlerine yabancılardan daha kötü davranıyorlardı, çünkü birbirlerinin eksik ya da gülünç yanlarını yabancılardan daha iyi biliyor, bu yüzden de birbirlerini çok daha acımasızca çekiştiriyor, kavgaları dövüşleri çok daha acımasız oluyordu.
Sayfa 65Kitabı okuyor
- Ben de bilmiyorum nasıl yaşayacağımı...
Gülümsedi.
- Kim biliyor ki? Ben bugüne dek bilen birini görmedim! Herkes nasıl alıştıysa öyle yaşayıp gidiyor işte..
Sayfa 433Kitabı okudu
"...Yolumu şaşırdığımı ve anlaşılmaz, büyük bir çember içinde dönüp durduğumu fark ediyordum. Can sıkıcı bir durumdu bu. Güz ormanına dönmüştü hayatım; mantar mevsimi geçmişti, bomboș ormanda yapacak bir șey yoktu ve zaten ben bu ormanı avucumun içi gibi biliyordum..."
Sayfa 422Kitabı okudu
İnsanlar ne garip! İyi bir şey yapmaya çalışıyorsun, hiçbir zaman anlaşılmıyorsun.
Kitapların anlattığı hoş şeyler gerçek hayattan farklıydı. Hayat gitgide zorlaşıyordu.
İnsanların birbirleri hakkında atıp tuttuklarını, arkasından ileri geri konuştuklarını bilirdim elbette. Ama bunların, sanki dünyanın en iyi insanları kendileriymiş de dünyayı yargılamakla görevliymişler gibi herkesin arkasından atıp tutmaları dayanılmaz bir şeydi.
İnsanların ne yapacaklarını kestirememeleri hemen gözüme çarpardı, bir oraya bir buraya fırıldak gibi dönmeleri beni şaşırtıyordu. Bu hiçbir anlam veremediğim kaypaklıklarını seyretmekten şimdiden bıkmıştım ve bu kaypaklıklar insanlara duyduğum sevgiyi yavaş yavaş öldürüyordu.
İyiki bizde böyle değil :)
Gördüğüm kadarıyla,
akrabalar birbirlerine yabancılardan çok daha kötü davranıyorlardı.
Birbirlerinin zayıf ve gülünç yanlarını başkalarından daha iyi bildiklerinden daha kötü dedikodular yayıyorlar, kendi aralarında daha çok tartışıyor ve kavga ediyorlardı.
"Pırıl pırıl, çok tatlı bir sabah, ama ben biraz keyifsizim; kimseciklerin olmadığı kırlara doğru uzaklaşmak istiyorum; çünkü, biliyorum: İnsanlar hep yaptıkları gibi bu aydınlık, ışıl ışıl günü de kirletecekler."
Sayfa 48Kitabı okudu
"İnsan, insandır... Kimi akıllı kimi ahmak. Sen böyle gevezelikleri bırak da kitap okumana bak. Doğru kitaplarda bunların hepsinin yanıtı vardır..."
Sayfa 131Kitabı okudu