Eksik Parça

Christian Bobin

En Beğenilen Eksik Parça Gönderileri

En Beğenilen Eksik Parça kitaplarını, en beğenilen Eksik Parça sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Eksik Parça yazarlarını, en beğenilen Eksik Parça yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bazen, başını kaldırır bakarsın dışarıya Şehri görürsün, okulu görürsün Bunun bir çöl olduğunu söylersin Bunun bir çöl olduğunu görürsün
Hakikat önünüzdedir, bir inziva evinin bodrum katında. Yukarıda mutfaklar vardır. Borular tavanı delip geçer. Gri bir gün küçük bir pencereden içeri girer. Hakikat hala açık bir tabutun içinde ayaklıkların üstündedir. Hakikat yüzü bir ölüm yüzüdür. Bir eldiven gibi ters yüz olmuş bir yüzdür bu. İçerisiz dışarısız bir yüz. Bir ölü hiç kimse gibidir. Bir ölü herkes gibidir. Her şey bu yüze akar, mükemmelli­ ğine akar gibi. Korku, bekleyiş, öfke, aşk umudu, para­ sal kaygılar, her şey son bir söze akar gibi bu yüze akar. Ölüm tek bir seferde söylemek için susar. Ölüm artık hiçbir şey söylemeyerek doğruyu söyler, ve eğer onun hakkında bunca sessizlik ortaya atılıyorsa, hiçbir şey duymamak içindir. Bakarsınız.
Reklam
Dünyada kazandığını yaşamında kaybediyorsun. Onun hiçbir şeyi yok. Çocukluğundan beri kazançsız, kayıpsız oynuyor. Sayfanın üzerinde sessizlik küpleri yükseltiyor. Işıktan şatolar dikiyor, mavi mürekkepten kertenkeleleri seyre dalıyor. Nedir, yaşamı başarmak nedir, bir çocukluk inatçılığı, bu basit sadakat değilse: seni şu saatte, şu gün büyüleyen şeyden daha uzağa gitme asla. Sadece içinde kaybolmak için izlenen bir yolu izlemek. Yaşamda çırak­ lık diye bir şey yok. Ölüm deneyiminden başka yaşam öğ­ renimi yok artık . Kendinden kopuş kendine giden en kısa yoldur. Başkalarıyla ve çağla bozuşma. Okulda bir bankın üstünde oturmayı öğreniyorsun. Şu banka ya da bu ban­ ka. Çocuklukta ayrılmış yere, kazanılmış sınıfa yaşamı­ nın devamında itaat etmeyi öğrenirsin. Yazar hiçbir yeri kazanmayandır; sonuncu yeri bile. Öylece duran kişidir o, ayakta, boş sandalyelerden oluşan sırada. Buz gibi bir sesle ateşin adını anmak için. Bittiği zaman, çölde bir kez okuduğu, boşluğun içinde güldüğü zaman, tek bir kelime etmeden terk edersiniz onu. Yanınızda ona söy­ leyecek birkaç sözcük getirirsiniz ama bulamazsınız. Bu akşam size dokunan şey, uzun zaman ulaşılmaz ka­ lır. Onu ararsanız bulamayacak hale getirirsiniz. Orayı görebilmek için geceye ihtiyacınız var.
"... Kitaplar tozdan yapılmıştır. Kitaplar yelden yapılmıştır. En değerli düşlerimizden yapılmıştır kitaplar: toz ve yel. Orada yol alırsın, onları kat edersin. Onları unutursun. Bazen başka türlü olur. Bazen kitabın yanı başında, ateşin yanı başında kalırsın. Bazen her şeyi tek seferde, tek cümlede bulduğunu bilirsin. Sizi pek de ilgilendirmeyen bir cümledir bu. İhmal edilebilir ve sizi bir anda ta ömrünüzün sonuna taşır."
"Ve saklayanlar vardır. Bir çekmecede biriktirirler, bir sözde, bir aşkta biriktirirler. Hiçbir şey kaybetmezler. Derler ki: Asla bilinmez. Bilseler bile, asla bilmezler. Eski mektuplara, paslı kutulara, eski ilaçlara ve eski aşklara asla dönmeyeceklerini bilseler bile. Ne yazık ki, saklarlar. Atanlar da saklayanlar da biricik nesne önünde, tüm şeylerin yerini tutacak şey önünde eşittir. Atıp kurtulanlar da, boşuna dolduranlar da. Hiçbir durumda atılmayan bir şey vardır. Bu ille de bir nesne değildir. Bu belki bir ışık, bir bekleyiş, tek bir isimdir. Belki duvarın üzerinde bir lekedir, penceredeki bir ağaç ya da günün özel bir saatidir. Nedensizce, ihtiyaç duyulmadan aşık olunan bir şeydir. Geçip giden ya da duran bir şeye duyulan sessiz sadakattir. Suskun ve durgun bir aşktır: Ruhun derinlerine bir çukurun dibine çöker gibi çöker. Oraya ışıktan bir hiç, mavi gökten bir toz zerresi bırakır. Bu bir kitapla, garip bir bardak ya da müzikle de yaşanabilir. Dünyanın ya da ruhun herhangi bir parçasıyla da yaşanabilir. Ve bu size eşlik eder. Ve bu sizi gittiğiniz yere kadar takip eder. Zaman geçer, kalp yorulur."
Sayfa 53 - MonoKL YayınlarıKitabı okudu
Okuma karşıtı olmayan yaşamdır, esirgenmiş hayattır...
Reklam
239 öğeden 251 ile 239 arasındakiler gösteriliyor.