Tiyatro ve tavizlerin kültürel hegemonyanın islami retoriğiyle sürdürülmesi, gerçek ilişkilerin efsunlanmış bir kavrayışını (sabır, sınav, şükür, tevekkül, kader nosyonlarında görüldüğü gibi) ortaya çıkarmaktadır ki böylelikle mevcut ilişkiler uhrevi atıflarla meşrulaşır.