Emine'nin Yanında Konuşulmayacak Şeyler Deniz Poyraz
Dikkat! Bu öyküler kalp çarpıntısı yapabilir, dakikalarca boş duvara baktırabilir, sinirinizi bozabilir, gerçekliği ile isyan ettirebilir...
Yazar, 'hadi gelin toplumun bağırsaklarını deşelim, ne var ne yoksa dökelim, insan hallerini karanlığı ve aydınlığı ile (daha çok karanlığı) açık edelim, anlamaya çalışalım, kızalım, eskide de kalsa yeni de olsa aha bakın işte insan aynı insan' diyelim diye yazmış bu öyküleri. Hele o Saliha öyküsünde bir süre beynime kan gitmedi, Yara öyküsü kahvaltı keyfimin içine etti, Mahalle öyküsünde yaşadığım mahalleyi sorguladım. Emine'nin yanında konuşulmayacak herşeyin, küçücük bizlerin yanında konuşulduğu o anlara döndüm. Pul biberli öyküde tebessüm ettim... Her duyguyu yaşatan öykülerdi ne diyeyim. Çok çok sevdim. Yok ben ihtiyatlı olamam, sinirim bozulur, kaldıramam diyorsanız tavsiye etmem. Ama Edebiyat dediğimiz o canını sevdiğimin yolu da hep öyle çiçekli böcekli olmaz ki...