En İyi Adamlar Yalnızken Güçlüdür

Durgun bu gece İşte, burada oturmuş eski şarkıları dinliyorum yine, hüzünleniyorum. gözyaşlarının bir türlü akmadığı modası geçmiş hüzün. olsun. biraz daha dinliyorum. gece kendi içinde ilerlerken zihin inanılmaz miktarlarda anı tüketebilir bir puro daha yakılırken, nasıl da cıvık bir duygusallık eski şarkılar birbirlerini takip ederken, anımsanan yüzler, genç yüzler, bir elmadan kesilmiş taze dilimler misali, ölüler şimdi, neredeyse hepsi ölü şimdi.

Zeynep İlhan

Başını kollarına yasla ve hayat katlanılabilirmiş gibi yap..

Reklam

Zeynep İlhan

"biliyorum, diye geçirdim içimden, arabayı sürerken, efkârlıyım, bildiğimiz modası geçmiş efkår. caddeler ve arabalar akıp geçtiler yanımdan ve ağlayamıyordum ve şarkı söyleyemiyordum ve gülemiyordum. kendimi öldürmeme yardımcı olacak bir sigara bile yoktu yanımda bir sonraki işime doğru sürerken."

Zeynep İlhan

"dışarıda arabam bekliyordu. bindim ve sıradaki aptal işimi görmeye gittim. pek çok gün, yıl, hayat harcanmıştır bu şekilde."

Zeynep İlhan

"saat öğleden sonra ikiydi ve bir yerden bir yere gidiyordum, yapılması gereken iki aptal iş arasında, aptal ama gerekli."

Zeynep İlhan

"genç, ucuz şaraba yumularak, külü sık sık fanilama düşüp beni trans halimden uyandıran sarma sigara içerek. ona dönemem artık, Macintosh'um var, ama her şeyi rüzgâra fırlatacak kadar talihli ve kaçık biri olarak oradan geçmiş olmaktan memnuniyet duyuyorum. bazen tanrılar bize ek bir şeyler verirler ve biz o zaman bunun farkında olmayız. şimdi geriye. o çocuğa bakıyorum ve iyi ki benmişim diyorum, Tanrılar kahkahayla gülüp beni kışkırtırken nasıl da keyfine varmıştım her şeyin, o küçük odada ben, kalemi sayfanın üzerinde gezdirerek, ne araba, ne kadın,ne iş, ne yemek, şarap ve mürekkep ve kâğıt sadece, kapı kapalı, tavanın kenarında gezinen beynim, gece göğünün kenarında, daha iyisini bilmiyordum ve biliyordum."