Öncelikle itiraf ediyorum. Kitabı aldım ve çok yakınımızdaki AVM'ye gittim , çayımı da alarak güzel koltuklardan birine oturdum.
İlk sayfa, ikinci sayfa derken , altını çizme ihtiyacı duyduğum bölümlere geldim .
Ancak ilk paragrafda bu kitabı daha önce okuduğumu anladım.
Sanırım bu kitabı 1000K'ya katılmadan önce okumuşum .
Şimdi evdeyim harıl harıl kitabı arıyorum ancak nedense bulamadım ( Kitaplığım biraz karışıktır da ..)
Her neyse PC 'ye geçirdiğim ve altını çizdiğim satırları okuyunca kitabı kolayca hatıradım .
Kitap neredeyse bütün felsefe kitaplarında geçen Stoa Etiği'nden bahsediyor.
Zaten bu konudaki bilgilerimin neredeyse tamamını bu kitaptan almışım.
Bahsettiğim satır aslında bu etiği gayet güzel açıklıyor .
Deniz yolculuğu sırasında gemi limana yaklaşınca su almak için gemiden çıkarsan , karşına çıkan kabuklu bir hayvanı veya yeşil bir otu keyif için toplarsın, ancak aklın fikrin yine de gemide olamalıdır ve sürekli olarak kaptanın seni geri çağırıp çağırmadığını kontrol etmen gerekir, kaptan çağırınca da koyun gibi bağlanıp güverteye atılmamak için , yerden topladığın her şeyi atman gerekir.
Aynısı yaşamda da olur ,sana yeşil bir ot ve kabuklu bir hayvan yerine ,bir eş ve çocuk verilmesinde hiç bir sakınca yoktur ,anacak kaptan seni çağırdığında her şeyini geride bırakıp arkana bile bakmadan gemiye koşman gerekir .
Artık yaşlı bir adamsan ,onun seni çağırdığını duyabilmek için gemiden çok uzaklaşma.
Oldukça düşündürücü ve eğlendirici bir kitap felsefeye ilgi duyuyorsanız alıntılara bir göz gezdirin.
Büyük ihtimalle hoşunuza gidecektir.