İlginç, provokatif ve de yaratıcı bir politik mizah. Politikliği kullandığı terimler ve bir ütopyası olduğundan dolayı, yoksa bir kuram kitabı olduğu için değil. Bir edebi eser olarak okunması gerekiyor. Şu son zamanlarda moda olan ''Aforizmalar'' kitapları gibi. İçinde son derece sarsıcı, etkileyici, düşündürücü çıkarımlar yakaladım. Ve baştan aşağı satırlara sinmiş öfkesini değerli buldum. Bu öfke ezen-ezilen ilişkisine yaklaşımda, ezilen lehine, benim de savunduğum bir temel tavırdır. Fakat yazar bunu basit bir biyolojik gerçeklik üzerinden temellendirdiği saçma bir çıkarıma yönelik kullanıyor. Bense bu öfkeyi marksistçe yorumlamak istiyorum -ki öfke bu sayede haklılaşıyor ve dolayısıyla anlam kazanıyor-. Yani eril-dişil yerine işçi-patronu ya da ezilen halklar-emperyalizmi koyun. O zaman her şey yerli yerine oturacaktır.