Erkekliğin Türkiye Halleri

Güler Okman Fişek

Erkekliğin Türkiye Halleri Posts

You can find Erkekliğin Türkiye Halleri books, Erkekliğin Türkiye Halleri quotes and quotes, Erkekliğin Türkiye Halleri authors, Erkekliğin Türkiye Halleri reviews and reviews on 1000Kitap.
Çoğu arkadaş çevresinde bir erkek kadına gitmediği zaman erkek olarak görünmüyor, hemen "Ya sen erkek değil misin?" diyorlar.
Katılımcıların büyük çoğunluğu, erkeklik kavramının erken yaştan itibaren çev- redeki insanlar ve kurumlar aracılığıyla kendilerine aktarıldığını vurguluyor ve toplumun bireyler üzerindeki etkisine gönderme yapıyor. Yapılan görüşmelerde bize, erkeklik rolünün, kimliğinin oluşum sürecinin aileden başlayarak din, ar- kadaşlar ve askerliğe kadar onları çevreleyen insanlar ve kurumlar tarafından şekillendiği anlatıldı.
Reklam
Trabzon
Trabzon geçmişini arıyor. Çok daha farklı bir şehirdi Trabzon. Daha sosyal, daha kültürel değerlere önem veren bir kentti. Daha doğrusu kentsel yaşam daha etkindi. Şimdi artık beton, köy görünümünde, insan deposu yani. Çok fazla bu kentleşmeye önem verilmiyor. Nasıl bir örnekle bunu tarif edebilirim? insanlar için bugün sosyal yaşam, alışveriş merkezinde alışveriş yapmak, konsept bu. Halbuki insanlar bu ilişkileri tiyatroda, sanat sunumunda, birbiriyle ilişki kurabilir. Şimdi öyle bir şey yok. Sanatsal faaliyet yürütmeye çalışan yerlerde, müzik, folklor derneklerinde, bakıyorsunuz hep aynı yüzler. Çok yaygın değil yani. Onlar uğraş sarf edip, bunun değerine katkıda bulunmaya çalışıyorlar. Gözlemim bu. Daha köylü bir beton yığını. O günkü Trabzon'la bugünkünün farkı o.
Çalışan hisseder. Çalışmayan okur geçer.
Başarılı olmak için fedakarlık yapılması gerektiğinin altını çizmek, güçlü temalardan biri: -Ben çoğunlukla onu yapmaya gayret gösteriyorum. Saat 19.00, 20.00 civarı dükkanımdan çıkıp eve gidiyorum. Gece 24.00'e kadar eşimle ve çocuğumla vakit geçiriyorum, yemeğimi yiyorum, televizyon izliyoruz. Daha sonra uyku saati gelip 24.00'de herkesi yatırdıktan sonra ben ikinci mesaiye gidiyorum. Bazen 02.00'de bitiyor işim, bazen 03.00'te, bazen 06.00'da bittiği bile oluyor. İki, üç saat yatıyorum. Kahvaltımı yapıp, tekrar işe gidiyorum. Bazen böyle olması gerekiyor. Çok da az değil, bazen ayda en azından beş, altı kez bu cereyan edebiliyor.
Sayfa 162
Türkiye 221 'incisi olmuştum ben. Yerleşemedim, yerleşemememe şaşırdım. Kesin yerleşmem lazım benim o puanla. İyi bir puan almıştım, 85.543 kişi giriyordu, hala rakamı hatırlıyorum, 241 'inci oldum. O dönem 1.200 kadar memur alınıyordu. Yerleşemedik, 2001 yılında. Ardından ticarete girdik ve bir süre farklı işlerde çalıştım. Bir akrabamız vardı, harita mühendisliğinde. Belli bir süre köylümün yanında çalıştım. Sonra 2003-4 yılında perde sektörüne girdik. Perdecilik yapıyoruz esnaf olarak. Dar kazançla devam ettiriyoruz.
-Sınava üç ay var, coğrafya hocam dershanede şunu söyledi, "Sen boşuna geliyorsun" dedi, "Niye hocam" dedim, "Sen uyuyorsun" dedi. Gerçekten de uyuyorum ben. inşaattan gelmişim, soğuk, içerisi sıcak, ben anca bir saatte kendime geliyorum. Coğrafyacı beni hep uyuyor görüyor, ben ikinci ders biraz daha açılıyorum, üçüncü ders kendime geliyorum. Kazandığımı dershaneye verdiğim için, bazen yol parası olmuyordu, arkadaşlarla dolmuş durağına kadar geliyordum, bana "Sen niye gelmiyorsun" diyorlardı. Ben "Bir sigara yakayım da ondan sonra" diyordum, herkesin gittiğinden emin olduktan sonra yürüyordum. Önce yürüyerek gitsem, beni görecekler, o yüzden sonra gidiyordum. Yürüyerek giderken de işlediğimiz konuları düşünüyordum.
Reklam
85 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.