Halil Cibran'ın Ulak Yayıncılık'tan çıkan iki kitabı bir arada basımı: Ermiş & Gezgin.
Halil Cibran için her şey karşıtı ile var.
İyi - kötü, güzel - çirkin, cahil - bilgili, neşe - keder gibi pek çok zıtlıktan besleniyor.
Anlatımlarında kesinlik ve keskinlikler yok.
Belirlenmiş mutlak sonlar yok.
Ne mi var?
Sanırım biraz Nietzsche etkisi ve ortak noktaları var.
1.Kitap Ermiş, yazarın yasalar, özgürlük, akıl, dostluk, evlilik, din gibi çok sayıda konuda kıssalarından ve aforizmalarından oluşuyor. Her biri 2 sayfa kadar kısa ve bazıları oldukça vurucu.
"Çünkü oklarımdan pek çoğu, yayımdan, sadece kendi bağrıma saplanmak üzere ayrıldı.
Yayımı terk eden oklarımın hedefi, kendi göğsümdür." diyor mesela. Aslında daha ne diyebilir ki?
2.Kitap Gezgin ise daha çok tek sayfalık öyküler gibi.
İçinde hayvan hikayeleri, kadın erkek ilişkileri, tacını bırakan krallar var.
İki kitap da görmesini bilen gözler için bakılacak şeyler, almasını bilenler için ibretler içeriyor.
Fayda sağlayabileceğiniz tek bir cümle bile varsa içinde, ona rastlarsınız umarım.