Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Esir Şehir Üçlemesi 2. Kitap

Esir Şehrin Mahpusu

Kemal Tahir

En Eski Esir Şehrin Mahpusu Sözleri ve Alıntıları

En Eski Esir Şehrin Mahpusu sözleri ve alıntılarını, en eski Esir Şehrin Mahpusu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Okumuşluk iki yüzlü kılıçtır. Çevirmedin mi, senin elindeyken, gelir boynunu alır.
Reklam
Nefsin bineğindir. Ona acıyacaksın. Yengisini, içkisini, giyimini, kuşamını sakın eksik etmeyeceksin.
"Uyku gözünün hakkı, yemek gövdenin hakkı olduğu gibi, avradının hakkını da unutma! Hangi yüzünden olursa olsun, birinin hakkını yemek Müslümana yasak..."
Düş gayetle önemlidir haa. Düş demek, öte dünyadan haber geldi demek...Büyük hocalar, ermiş takımı, düşlere "Dünyanın sekizinci parçası" demişler. Dünya, yedi parça olduğuna göre, Sekizinci parça: Öte dünya... Yalan dünya ile essah dünyanın sınır noktasını uykuda aşıp öte dünyaya ayak basmaktasın!..
Sayfa 101Kitabı okudu
Kendi değerimizdekilerin ya da kendimizden üstün olanların pisliğini neden pislik saymıyoruz. Biz ancak kendimizden aşağı gördüklerimizin pisliklerine iğreniyoruz. Bizim pislik anlayışımız, biraz şey... Yani biraz daha pislik...
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
Dünyada, bütün bildiği bilmediği işlerle ilgisi birdenbire kesilmiş gibiydi. Ancak ölüler bu kadar yalnız, bu kadar güçsüz, böyle hiçbir işe yaramaz olabilirler.
Sayfa 180Kitabı okudu
Hayal kurmak, insanoğlunun, insan olarak yaşamaya başladı başlıyalı bulduklarından, bir bakıma en yücelticisi, en büyüğü, bir bakıma da en alçaltıcısı, en değersizi.
Sayfa 180Kitabı okudu
Gizlilik, alçaklıkları, yalancılıkları, korkaklıkları, kahramanlıklardan daha kolay örtüyor. Gizli işlerde, olup bitenleri günü gününe izleyemeyeceğimiz için namussuzlar, namusluları kolayca lekele biliyorlar.
Sayfa 241Kitabı okudu
Dava vekili olduğundan cerbezeliydi, namuslu olduğundan da, hem ateşli hem kırıcı... Benim gibi düşünenlere "Yılgın" derdi. "Ödlek" derdi, "siz farkına varmadan sorumluluktan kaçıyorsunuz" derdi. "Politikaya, temiz iş diyen kim yahu?" derdi. Tevfik Fikret'i, çabucak yıldığı için ayıplar, korkulacak şeyin, namusluları kullanmak değil, namussuzluğa alışmak, namussuzluğun içine yerleşip rahatlamak olduğunu söylerdi. "Köprüyü geçene kadar, ayıya dayı derler, sözünü ne yapalım?" rahatça gülerdi de, işi bu yönden tutup yüzüne gözüne bulaştırdığını, yedek subaylığını isteyip canını cepheye attığını... Yani, kendi inancı ölçüsünde düpedüz kaytardığını, aklına bile getirmezdi.
Sayfa 262Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.