En Beğenilen Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yakînin gayesi dörttür: Dünyadan ayrılmadan önce
onu terk etmen, âhirete varmadan önce onu talep etmen, ölüm başına gelmeden önce ona hazırlanman, kendisi ile mülâki olmadan (karşılaşmadan)
önce Rabbini razı etmen.
Hamd rızâ mânasındadır. Nitekim “Falan kimsenin gidişatını ve görüşlerini hamdettim (beğendim, razı oldum).” denilir. Bu durumda âyetteki hamdin mânası, “O’nun hükmüne, kazâsına, kaderine, taksimine razı oldum, fiiline itiraz, hükmünden yüz çevirme söz konusu değildir.” şeklindedir. Kaldı ki Allah Teâlâ, “Kim benim kazâma razı olmaz, belâlarıma sabretmez, nimetlerime şükretmez ise kendisine benden başka Rab bulsun.” demişken bunun aksi nasıl düşünülebilir?
Sığınmak şeytandan ayrılmakla
başlar, Allah’a vuslat ile tamamlanır. Bu, mâsivâdan Allah’a intikaldir.
Zenginlerin infakı malı cepten çıkarmak, fakirlerin infakı ise masivayı kalpten çıkarmaktır. Daha açık olarak şöyle denilebilir: İnfaktan maksat zekâttır ve her şeyin zekâtı kendi cinsinden verilir.
Sayfa 368Kitabı okudu
el-Maraz kelimesi Kur’ân’da dört şey için kullanılmıştır:
1. “Hastalık” anlamında kullanılmıştır:
“Hasta olana da zorluk yoktur.” [ el-Feth 48/17]
2. “Kanayan yara” anlamında kullanılmıştır: “Eğer hasta/yaralı ya da seferde iseniz...” [ en-Nisâ 4/43].
3.“Günah/fücur” anlamında kullanılmıştır: “Kalbinde hastalık olan kimse tamaha kapılır.” [ el- Ahzâb 33/32]
4. “Şüphe” anlamında kullanılmıştır: “Kalplerinde bir hastalık vardır.” [ el-Bakara 2/10]
Sayfa 450Kitabı okudu
İsti‘âze
Şeytanın insanın hâlini ifsat etmek için en çok çaba gösterdiği an, onun Rahmân ile mükâlemeye (konuşmaya) yöneldiği andır, bu yüzden insan derhal isti‘âze okuyarak onun şerrini defetmeye çalışır.
Sayfa 80
Tefsir nüzûl ilmi olup hakkında ancak rivayet ( semâ‘) ile konuşulur, te’vil ise, nassa ve icmâya muvâfık olması şartıyla, istinbat (çıkarım) ile yapılabilir.
Sayfa 65
Demişlerdir ki: Müslümanların hayırlıları yedi sınıftır: Hamdedenler, ümit edenler, korkanlar, ihlâs sahipleri, tevekkül edenler, istikamet üzere
olanlar ve ârifler. Fâtiha sûresinde bu sınıfların her birinin nasibi vardır. Nitekim “ Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’adi.” âyeti hamdedenlerin nasibi, “O rahmân ve rahîmdir.” âyeti ümit edenlerin nasibi, “O din gününün mâlikidir.” âyeti korkanların nasibi, “Yalnız Sana kulluk ederiz.” ifadesi ihlâs sahiplerinin nasibi, “Yalnız Senden yardım dileriz.” ifadesi tevekkül edenlerin nasibi, “Bizi dosdoğru yola hidâyet et.” âyeti istikamet
üzere olanların nasibi, sûrenin geri kalan kısmı ise âriflerin nasibidir.