Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.38
Ev Yorumları ve İncelemeleri
Ev yorumları ve incelemelerini, Ev kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Ev puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Herkes İthaka'sının Peşinde
El Camino de Santiago, insanların, evinin önünden başlayarak İspanya’nın Galiçya özerk bölgesinde bulunan Santiago de Compostela kentine varmak için izlediği yollardan oluşuyor. Bu yollar tarih boyu hac yolu olarak geçse de zamanla sadece dinî amaçlı değil, spiritüel, turistik ya da spor amaçlı da yürünen yürüyüş rotalarına dönüşmüş. Hacı
Seher.. Annesi ve babası tarafından daha bebekken terkedilen, ailesi olmadığı için teyzeler, dayılar, amcalarda kalarak yenge ve eniştelerinin yanında kendine bir hayat kurmaya çalışan, kendisinin deyimiyle Türkü Türkü Türkiye'min başrolü..Bir evsizlik hikâyesinin yarım bırakılmışlığı, hiçbir eve ait olamamanın yarımlığı, her gittiği yeri
Ev; bir tutunma çabası,bir arayış hikâyesi,bir içsel yolculuk... Yazarın okuduğum her kitabında kendi içinin duvarlarına çarpan kadın karakterlerle karşılaşıyorum;elinden tutmak,sarılıp dertleşmek istediğim ...Yorgun,mutsuz, itilmiş ve yapayalnız kadınlar ...Anka kuşu misali küllerinden yeniden doğan kadınlar...Pes etmiş,mücadeleyi bırakmış, tükenmiş gibi görünen,ama aslında bir yanıyla hep güçlenmeye ve ayağa kalkmaya arzulu kadınlar...
Ev'deki Seher de işte o kadınlardan biri.Çocukluğundan beri hiç ailesi,yuvası,evi olmamış;her fotoğraf karesinde kendisini fazlalık olarak görmüş,aidiyet duygusu hiç gelişememiş ve bu durumun sonuçları ne yazık ki tüm hayatına sirayet etmiş.
Seher,arkadaşı Oğuz ile Portekiz'den Santiago'ya yürümek ve oradan da dünyanın sonu olarak bilinen Finisterra'ya gitmek amaçlı çıktığı yolculukta içsel hesaplaşmalarıyla hemhalken,biz de onun çocukluğundan günümüze yaşadıklarına tanık oluyoruz..Nermin Yıldırım'ın her kitabı ben de yutkunma güçlüğüne sebep oluyor ...Bu kitabını da boğazım düğüm düğüm okudum yine..
Ne diyebilirim ki,zaten ne desem eksik kalacak..Ne kadar övgü yağdırsam da yetmeyecek.Çok ama çok sevdim ...
Okuyun
Okutun
Hediye edin
Bakın çok güzel bir hediye olur bu kitaptan ...
Sağlıcakla,kitapla kalın ...
Ev: Bir kimsenin veya ailenin içinde yaşadığı yer, konut, hane.
Ev (mecaz): Aile.
Seher'in ne yerli yerinde duran bir evi ne de değişmez bir ailesi var. Amca evi, hala yanı, enişteler, yengeler derken anne-baba yoksunluğu ve sürekli değişen evler döngüsünde geçen bir çocukluk Seher'in çocukluğu. Evini, aidiyetliğini bulamayan, bilemeyen Seher Kader'iyle hikâyesini sonuca ulaştırmak amacıyla Camino de Santiago yolculuğuna çıkar. Yürüyerek katedilen bu hacılık yolunda Seher'e en yakın arkadaşı hatta ailesi olmaya en yakın kişi de denebilecek Ogo(Oğuz) da eşlik ediyor. Bu yolda Seher ve Ogo'nun eşsiz dostluklarına tanık oluyoruz. Hac yolunda denk geldikleri insanların hikâyelerini dinliyoruz. Kimiyle hüzünlenirken kiminin tuhaflıklarına gülmekle yetiniyoruz. Nermin Yıldırım'ın akıcı, etkileyici, yer yer sert, bazen de muzip dili sayesinde inanılmaz güzel bir okuma süreci oldu benim için.
Son zamanlarda okuduğum en güzel, en içten, en içimden kitap oldu Ev.
Nermin Yıldırım'ın son kitabı Ev.. Başından beri tüm kitaplarını okuduğum ve her yeni kitabını heyecanla beklediğim harika ötesi yazar! Travmatik ruhların buluşma noktası sanki tüm kitapları.. tüm kahramanlar kadın ve kahramanın ağzından yazılıyor hikaye..10 üzerinden 10 yine!
Kitaba gelince, daha el kadar bebekken anne ve babası ayrılan Seher, babasının kardeşleri tarafından büyütülmüş ve sürekli ev değiştirmiştir. Üniversite çağında ilk kez kendi evi olmuş ve ev arkadaşı, can yoldaşı Kader'in dramatik ölümü ona büyük travma yaşatmıştır.. Bir yolculuğa çıkmaya karar verir. Kendisi çok istemese de ona daima yakın olan Ogo adındaki arkadaşı da bu yolda ona eşlik eder. Portekizden İspanyaya: Camina De Santiago..Yoldaki karakterlerin neredeyse hemen hepsi o kadar sevimli o kadar içtendi ki, kucaklayasım geldi.. Ogo..keşke benim arkadaşım olsa dedim.. Şerbet.. peşlerine takılan 2 yaşında bir Alman kurt köpeği.. benim olsa dedim.. Yakup.. yaraların ilk merhemi.. herkesin karşısına çıksa böyle dedim..Her karşılaştığı şeyde, nesnede, olayda, seste çocukluğuna ve yaşadığı evlere giderek, yolu dalgın ve düşünceler içinde bitiren huysuz Seher'imiz, sözleştiği gibi Kader'le buluşabilecek mi? kendine verdiği sözü tutabilecek mi? onu soluksuz okuyunca anlayacaksınız..
Çok fazla altını çizdiğim cümle oldu.. Bir sonraki maceraya kadar siz de Nermin Yıldırım'la kalın mutlaka diyorum, şiddetle tavsiyemdir..
Bu kitapla birlikte kalemini çok sevdiğim Nermin Yıldırım’ın dördüncü kitabını bitirmiş bulunmaktayım.
İsa’nın on iki havarisinden biri olan Aziz James ya da Aziz Yakup’un İspanyolcasıyla Santiago’nun mezarının bulunduğuna inanılan Santiago de Compostela yolu Hıristiyanlar için önemli hac merkezlerinden biridir. Hıristiyan inanınışına göre bu yolu baştan sona yürümek günahların affedilmesi anlamına gelmektedir. Zamanla bu yol Hıristiyan inancına sahip olmayan birçok kişinin de tercih ettiği, insanların aidiyetini aradığı bir yol olmuştur. Kitabın ana karakteri Seher’in ve onun mecburi yol arkadaşı Ogo’nun hem içsel yolculuklarını hem de Portekizden başlayıp Santiago’da dünyanın sonu olduğuna inanılan Finisterra sonlanacak yolculuklarının hikayesini okuyoruz. Bu yol boyunca evi sorguluyoruz Seherle birlikte. Ev sandığımız yeri, bir eve ait hissedemeyenleri, sürekli kaçmak zorunda olanların hikayesine ortak oluyoruz. İçe dokunan, çok etkileyici bir kitap. Ayrıca aklıma bu yolu soktu bu kitap, belki ileride bir gün deneyimleme imkanına sahip olurum.
Burası dünya... Hem tatlı, hem ekşi kekre bir rüya...
Nermin Yıldırım'dan okuduğum üçüncü kitap. Kalemini sevdiğim yazarlardan olan yazar bu sefer karşımıza bir yol hikayesi ile çıkıyor: Santiago Hac Yolu...
Orjinal adı ile El Camino de Santiago olan yol yaklaşık 1000 yıldır Hristiyanların Avrupa'nın değişik rotalarından yola çıkarak en az 100 km yürüme veya en az 200 km pedal
Bu kitaba yapacağım yorumum sadece birkaç cümle olacak.
İçinize, fark etmediğiniz duygularınıza ayna tutmak mı istiyorsunuz, bu kitabı okuyun.
Sevgiyle ve kitapla...
456 syf.
·
Puan vermedi
- Angelopulos'un o çok sevdiğim filminde Aleksandros, Anna'ya, "Yarın ne kadar sürer?" diye soruyor, Anna da "Sonsuzluk ve bir gün kadar" diye cevaplıyordu. Onlardan seneler evvelce Alice, Beyaz Tavşan'a "Sonsuzluk ne kadar sürer?" diye sorduğu ve Beyaz Tavşan da, "Sadece bir saniye" dediği
Evini Arayanlara...
Seher, hayatı boyunca sahiplenebileceği bir evi aramış, kendi evine bile sığamamış, en sonunda Hristiyanların haç yoluna baş koyan bir kadın karakter. Bir yandan yürüyerek ayak tabanlarının yakarışını dinlerken öte yandan çocukken zihninde çektiği fotoğrafların sahnesini izliyoruz. EMDR terapisi alan Seher danışan gözünden seansların renklerini gösterirken bize klasik psikiyatristlerin defterlerine taş çıkartıyor ve "seans"a farklı bir bakış getiriyor. Lakin bir Zweig gibi psikolojik tahlil ve karakter analizi beklememek de fayda var. Daha ziyade uzun bir yürüyüş içinde gezi yazısından hallice kıyısında dolanan bir içsel yolculuk. Kendine güvenmediğinden herkesten şüphe duyan ve bunu Pucca tadında aktaran bir karakter hayal edin. Spoiler********
İntihara koştuğuna inanan, yolun sonunda seanslarda çalışılması denenmiş 'öz şefkat' tabanında kendi çocukluğuna sarılmayı başaran ve hayata dönen bir kadın. Hafif tutarsızlıklar olsa da karakterde kitap kendini okutuyor. Keyifli okumalar...