Kitabın ana temasını aşk ve evlilik ilişkisi oluşturuyor. Aşk'ın neliğine, kadın erkek ilişkilerinde ne anlam ifade edebileceğine dair değerlendirmeler yoğunlukta ama ilk aşkın evlilikte nasıl muhafaza edileceği ve edilmesi gereği üzerine uzun tahliller zaman zaman sıkıcı bir hal de alabilmekte. Konuların işlenişinde referans alınan Hıristiyanlık
Zor… Sanırım kitabı anlayabilmek için önce Kierkegaard’ı anlamak gerekiyor. 19. yy. estetik-etik-mantık anlatımınıda bilmek lazım. Okurken çok zorlandım. Dönemsel bir kitap olduğunu düşünüyorum. Yazara ilgi duyanlara tavsiye edebilirim. Fakat günümüz kavramları üzerinden incelemeye kalkmak hata olur. Bu sebeple benim anlayışımın dışında kaldı.
Kitap aşırı felsefik bir kitap. Dolayısıyla ağır ilerledi. Bazı nokta atışı cümleleri çok hayatın içindendi. Verdiği hissiyat da aynı şekilde. Sürükleyici bir kitap olmadığını söyleyebilirim ama dile getirilmeyen bazı hislere yer veriliyor ve bu şaşırtıcı bir etki bıraktı bende. Evliliği öven, yücelten bir yazar. Bazen eşiyle olan mutlu ilişkisine yer veriyor. Genel olarak da orta derecede beğendiğimi söyleyebilirim.