Lucretius, Denemeler'i (Montaigne) okurken not aldığım isimler arasındaydı. M.Ö. 95-55 yılları civarında doğduğu tahmin edilen Romalı Lucretius'un 6 kitaptan oluşmuş bu eseri Turgut Uyar ve Tomris Uyar tarafından dilimize kazandırılmış.
Eserle ilgili en önemli konu zamanının çok ötesinde olmasıyken yine bir diğer konu günümüz için de zamanın çok gerisinde kalması. Ancak dünyaya bilim çerçevesinden bakan Romalı bir şairin 2000 yıl önce atomlar, atomların devinimleri, maddelerin oluşumu ve yapıları, evrenin oluşumu, evrenin oluşumunda tanrının rolü, doğa, insan bedeni ve ruhu gibi konularda dönemi için oldukça aydın görüşlerini incelemek adına güzel bir eser. Yanıldığı birçok konuya rağmen hakikate ulaştığı veya yaklaştığı birçok konunun olması da yine etkileyici.
Son olarak Lucretius'un eseriyle ilgili kendi ifadeleri hoşuma gitti kitapta onu da yazmak istedim:
Evet, amaçsız değil benim şiirim
Hekimler, hintyağı verdiklerinde önce nasıl
Şöyle bir sıvarlar çanağın ağzını duru balla.
Acı yudumu yutar çocuk, kapılıp balın tadına.
Kandırılmış olur, ama aldatılmış sayılmaz
Yeniden kavuştuğuna göre sağlığına.
Bizim öğreti de acı geliyor ilk kez tadana
Ve çoğunluk tatmaya hiç yanaşmıyor.
Onu şiirin büyülü sesiyle sunmam bundandır,
Musalar'ın tadına doyulmaz balıyla sıvamam.
İstiyorum ki dizelerim üstünde düşünürken
Duyularına öyle bir sezgi gelsin ki,
Evrenin yaradılışını çözebil, işleyişini kavra
Ve anla harmanını kaldırdığın ekinin değerini.