Edebiyatımızın ilk psikolojik eseri nasılmış diye merak edip okumak istediğim kitaptı “Eylül”
Gerçekten eser, hiçbir olay olmadan sadece psikolojik gelgitler, iç kavgalar, iç konuşmalarla geçiyor.
300 sayfa benzer duyguları farklı farklı cümlelerle yazmak gerçekten takdir edilesiydi. Ağır gitti.Sürükleyici değildi ve bazı bölümlerinde sıkılmadım da değil.
O dönemin halleri, sözleri, çekingenliği, kadının söz söyleme, karar verme haklarının bulunmayışı vs vs bizim dönemimizle kıyaslamak için güzel bir örnek teşkil ediyordu.
Bu eserin yazılışından (1900) 20 yıl sonra nasıl çağ atladığımızı düşünmeye dalarken buldum kendimi. Bu farkları görmek ve kıyaslamak için okunmaya değerdi. Okuma amacına ulaştı diye düşünüyorum.