“Hiçbir yerde uzun uzadıya kalamam” diye sözünü sürdürdü. “Kök salmayı sevmem. Yitirme korkusu, gereğine uyma, arıklık kök salınca çöker. Bu şehirden de bir gün ayrılmam gerekiyordu. Sanırım o gün geldi çattı.”
Anlıyordum. O hep giderek, ben ise duvarlar örerek.