Dünyayı, Dünyayı Sevenlere Bıraktık. Heybemizde Bir Güzel Dert Var, Kokusuna Şükredip Yolumuzda Yürüyoruz. Öyle Güzel Bir Yol Sevdirdi Bize Sevdiğimiz. Yürüdük, Özlem Ağırlaştı, Hüzne Bulandık, Gözler Yaşlandı, Yağmur Yağdı...
Değişmeyen Tek Şey Bir Güzelin
Gözlerine Mühürlü Gözlerimizdeki Buğu Oldu. Bir Derdimiz Var Dedik, Kimse Anlamadı... Yandık, Yandık, Yağmurlar Söndüremedi... Tek Keyfimiz Hüznün Düştüğü Gecelerde Demli Bir Çaydı... Yana Yana Kül Olduk, Külümüzden Kalanları Derttaşlarla Paylaştık. Biz Sadece Sevdik, İnsanlar Yazıyor Sandı ...
Kendini Bilen Rabbini Bilir... 'Aslında O Hep Var Da Biz Onu Ancak En Yalnız Halimizle Görebiliyoruz. Ancak Aciz Hissettiğimizde Hatırlıyoruz. Bu Sefer De Güçleniyorsun. Çünkü Öyle Bir Şey Var Ki Yanında, Öyle Bir Güç Var Ki. Biraz Hüzünlensen, Biraz Dertlensen Tutuyor Elinden.
"Herkes Bir Gün Gider, Korkma Ben Buradayım," Diyor.
"Herkes Küser, Korkma Ben Buradayım," Diyor.
"Herkes Unutur, Korkma Ben Buradayım," Diyor.
O'nu Bulan Neyi Kaybetmiş, O'nu Kaybeden Neyi Bulmuş? Onu Bulunca Diğer Kayıplar Pek Canını Acırmıyor Artık. Gidenlere Yürek Dilince 'Eyvallah' Demeyi Öğreniyorsun. Benim Eyvallah Hikayem De Bir Gidişle Başlıyor İşte. Ama Bu Başka Gidişti Yağmurun Toprağı Terk Etmesi Gibi. Bir Sabah Kalktığında Güneşin Doğmadığını Görmen gibiydi. Kıyametiydi Bir Yüreğin...